'Fazilet Hanım'ın yakışıklısı bilinmeyenlerini anlattı

Sohbetimize rol aldığınız “Fazilet Hanım ve Kızları” adlı diziyle başlayalım. Kadroya nasıl dâhil oldunuz?  Daha önce rol

'Fazilet Hanım'ın yakışıklısı bilinmeyenlerini anlattı
Sohbetimize rol aldığınız “Fazilet Hanım ve Kızları” adlı diziyle başlayalım. Kadroya nasıl dâhil oldunuz? 

Daha önce rol aldığım bir dizide cast direktörlerinin dikkatini çekmişim. Menajerim aracılığıyla bana ulaştılar. Hikâyeyi fazla beğendim. Özellikle karakteri çok sevdim. Görüşmemiz olumlu geçti. Senaryo Yazarı ve yapımcıdan da onayı alınca, çalışmalara başladık.

Nasıl bir tempoda çalışıyorsunuz?

Özellikle bu aralar gündüz-gece kavramları ben de değil. “Bugün günlerden ne?” diye sorsan yanıt veremem. Kafam hep işimde, natürel bu benim için tatlı bir aşırılık.

Sette en çok kimle anlaşıyorsunuz?

Sette büyüklerimiz tiyatro kökenli ve profesyoneller. Dolayısıyla oyunculuk dahil her konuda çok yardımları oluyor. Yaşıtlarım ve benden küçüklerle de aram iyi. Yani “Aile” denilen ortamı sahiden yaşıyoruz

Oynadığınız karakteri kendinize benzettiğiniz oluyor mu? 

Evet, her oyuncuda olduğu gibi... Dışarıdan bakıldığında zengin ve şımartılmış bir şahsiyet ama içinde beslediği duygular, herkeste olan duygular...



İLGİ GÖRMEK HOŞUMA GİDİYOR

Başrolde oynamak ne hissettiriyor? 

Birincil zamanlar heyecanım vardı lakin yendim o heyecanımı. İnsanların ilgi gösteriyor olması, güzel. Çevremde keza oyuncu olup ayrıca bu işin içinde olanlardan olumlu tepki edinmek mutlu ediyor beni. Olumsuz tepkiler de hoşuma gidiyor.

Niçin?

“Çapkın, serseri” diyorlar. Aramak ki oynadığım rolün hakkını veriyorum…

Bundan daha sonra daha iyi yapabilmek adına üstünüzde tartma hissediyor musunuz?

Kuşkusuz… Kimse “Ben iyi oyuncuyum” dememeli. her zaman öğrenecek daha fazla şey vardır. Ben de kendimi geliştirmek istiyorum. Diziden fırsat buldukça ya dil, ya oyunculuk eğitimi almaya çalışıyorum.

YAZI YAZMAYI SEVİYORUM

Alp Navruz’u tanıyalım biraz… 

Oynadığım karaktere tarafından daha sakin biriyim. Yazı yazmayı çok Kolaybet severim. Şiir ve öyküler yazarım.

Peki, nasıl bir çocukluğunuz vardı?

Ufak olmama karşın eğitime daima fazla tartma verdim. Takdir almadığım bir sene hatırlamıyorum.  Aranılan “İnek öğrenci” bendim (gülüyor). Okuldan eve geldiğim lahza ders çalışmaya başlardım. Şu an setteki halim gibi…

Oyunculuk maceranız nasıl başladı?

Yıldız Teknik Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü mezunuyum. Tabii o arada oyunculuk eğitimleri de alıyordum. Oyunculuk benim için küçüklükten gelen bir tutkuydu. Küçükken tiyatro oyunları yazmaya çalışırmışım. Mektep hayatım her tarafında üniversitede dâhil, her zaman tiyatro gruplarındaydım. Geleceğimi o zamanlar çizmiştim. Üniversite döneminde menajerimle tanıştım ve başladık böyle bir serüvene…

Aileniz oyuncu olmanızı istedi mi?

Her anne ve baba gibi istemediler natürel. Fakat okumak istediğim bölüm konusunda da engellemediler beni. Zaten Türk Dili Edebiyatı Bölümü okumamın sebebi; ailemi oyunculuk konusunda ikna edecek olmamdı. Şu lahza en büyük destekçim ailem. Aldıkları tepkilerdir dolayı kibir duyuyorlar.

KENDİMİ YURTDIŞINDA DA KULLANMAK İSTİYORUM

Şan şöhret sizi korkutuyor mu? 

Korkutmuyor natürel, aksine hoşuma gidiyor. Tek korkum; yanlış tanınmak.

İlerisi için planlarınız neler? 

Doğrusu diziden çok sinema filminde oynamayı isterim. Hedefim, kendimi yurtdışında da uygulamak.

Sosyal medyada popülaritenizin artmasıyla ilgili ne düşünüyorsunuz? 

Vaktiyle sosyal medyayla aram yoktu, resim paylaşmazdım. Ama şu an o kadar fazla arzu geliyor ama, elimden geldiği kadar resim paylaşmaya çalışıyorum. Zaten o ilgiyi görmek benim de hoşuma gidiyor.

DAHA ÖNCE HİÇ ÂŞIK OLMADIM

Hayatınızda biri var mı?

Şu lahza da tek düşündüğüm şey; meslek. İşten dolayı sosyal hayatım sıfır.

En sevdiğiniz özelliğiniz?

Doyumsuz olmam

Huzuru nerede bulursunuz?

Sevdiğim insanların yanında.

En büyük düş kırıklığınız?

Değil diyelim.

En derin yaranız?

Dedemi kaybetmem...

En mutlu anınız? 

Bu aralar.

En büyük hayaliniz?

Başarılı bir oyuncu edinmek.

En fazla sevdiğiniz?

Ailem.

En büyük aşkınız?

Annem.

Nasıl birine âşık olursunuz?

Hoş bununla beraber akıllı ve konuşabileceğim biri olmalı. Daha önce hiç âşık olmadım…

Sevdiğinizde mi olmadı?

Sevdim fakat o anlatılan şaşalı aşkları yaşamadım hiç...

Esmer mi sarışın mı?

Esmer...

 

Röportaj : Aysun Güngör
Güncelleme Tarihi: 25 Mayıs 2017, 12:30
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER