Maçka Parkı son günlerde meydana gelen şiddet olaylarıyla manşetlerden düşmüyor. Bir doktorun boğazının kesildiği, 2 grup arasında meydana çıkan kavgada 2 kişinin yaralandığı olaylara ev sahipliği yapan Maçka Parkı'nda bugün de yapımcı Elif Dağdeviren saldırıya uğradı.
Geçtiğimiz perşembe günü Maçka Parkı'nda bir hastanenin psikiyatri bölümünde asistan olan Süleyman Dönmezler, Emrah D'nin kırık bira şişesiyle saldırması sonucu ağır yaralandı.
5 bile bile yaralama, mala hasar verme...
Durum sonrası saldırganın 5 kasıtlı olarak yaralama, mala hasar verme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokmaktan kaydı çıktı. Agresif tutuklanarak cezaevine gönderildi ama boğazından, yüzünden ve kollarından yaralanan Dr. Süleyman Dönmezler'in durumu ciddiyetini koruyor.
Dün akşam 2 grup aralarında kavga çıktı
Şiddet haberleriyle anılan Maçka Parkı'nda dün akşam iki grup arasında henüz meçhul bir nedenle kavga çıktı. Grupların şişelerle birbirlerine girdikleri olayda 2 kişi yaralandı, 2 kişi gözaltına alındı.Kavgaya şahit olan ve yaralılara ilk müdaheleyi yapan birey "Durum bakışmadan çıktı, sonradan birbirlerine şişe ile daldılar, sarhoş kafayla" ifadelerini kullandı.
Çocukların saldırısına uğradı
Bugün ise yapımcı Elif Dağdeviren evine gitmek için Maçka Parkı'ndan dinmek istediği sırada bazı çocuklar tarafından sözlü ve fiziki tacize uğradığını iddia etti.Babasını hastaneye götürdükten daha sonra evine gitmek için Maçka Parkı'nı kullandığını gösteren Dağdeviren, "Maçka Parkı benim Nişantaşı'na geçirmek için kullandığım yürüme yolu. Köpeklerimi de burada gezdiriyorum. Çocukları uzakta görüyordum. Geçenlere tükürüyorlar veya dokunup kaçıyorlar. Biri uyardı. Ben yaklaşınca 'üstüme gelme tükürürüm korona olursun' dediklerini duydum. Bir oyun yapmışlar diye düşündüm. Ben geçerken bana da söz attılar. Oradan çıktım ve koşarak peşimden geldiler. En küçüğü 8, en büyüğü de 16, 17 yaşlarındaydı. Kız ve erkeklerin olduğu çocuklardı. Fazla çirkin söz atmaya başladılar. Şu an olduğumuz yer o gün çok kalabalıktı. Minik bir çocuk gelip elle tacizde bulundu. Ben döndüm ve dönünce düştü. Bağırmaya başladı. Kızlar 'ona ne yaptın' diye bağırmaya başladı. Elimde telefon vardı. Telefonla resim çekmeye başlayınca birden o çocuk ayağa kalktı. Telefondaki fotoğrafı sil diyerek, çantayı çekmeye başladılar. Telefonu elimden almaya çalıştılar. Etrafımı çevirdiler. Kızlar, erkeklerden daha büyüktü" dedi,
"Biri fotoğrafları silmem için ağlamaya başladı" diyen Dağdeviren daha sonda yaşanları şöyle aktardı:
"O sırada etrafımı tamamen çevirip çekiştirmeye başladılar. O sırada bir adam 'kaçın oradan, ayrılın oradan' diye bağırdı. Çocuklar onunla ilgilenirken ben ıssız bir yol var oraya gidiyordum. Arkamı bir döndüm adama tekme tokat girmişler. Adamı tekmeliyorlardı. Şakalaşıyorlar mı, sahiden tekmeliyorlar mı ayırt edemedim. Çocuklar onu bırakıp her yerde peşimden geldiler. Yeniden elimdeki telefona uzandılar. Fotoğrafı silmemi istediler. Özür dilerlerse sileceğimi söyledim. 'Ben ne özür dileyeceğim, hemen senin evini bulacağız, biz bu kadar değiliz, geleceğiz evini başına yıkacağız' dediler. Ben de 'büyüklerini mi korkutma ediyorsun fazla ayıp' dedim. İçlerindeki kız özür diledi. Diğer kişiden de özür diledi. Peki dedim fotoğrafı sildim. Adam geri gitti ben evime geçmek için yola girdim. Oraya girmemle birlikte arkamdan iğrenç küfürler etmeye başladılar. Karşıda emniyet kulübesi vardı. Oraya gittim."