Ülkemizde ve tüm dünyada tarifi şiddet büyük ölümlere, hastalıklara, idareli sonuçlara ve acılara yol açmış bir salgınla savaşıyoruz.
Tüm hayatımız değişti, yaşam biçimimiz değişti. Karantinadan cümbür cemaat ayrı halk müziği olarak çıkacak belki. Ne denli yaralar aldığımızı, sevdiklerimizi, ailemizden birilerini kaybettiğimizi göz önünde bulundurmak bize tarifi imkansız duygular yaşatıyor.
Eski hayatımızı, eski sokakları, arkadaşlarımızı, ailemizi ve dünyayı deliler gibi özledik.
Yeni sıradan herkese bir garip gelse de, eninde sonunda eski hayatımıza döneceğimizi de biliyoruz.
Pandemi ve koronavirüs bittiğinde bitmiş sokaklara döneceğiz, trafiğe, şamata ve egzoz kokusuna...
İş yerlerimize, fabrikalara, üretime ve tüketime döneceğiz.
Her Yerde bir araya gelebildiğimiz topluluk pikniklere, tatillere, doğaya döneceğiz.
Aylardır evden çıkamadı birçoğumuz, fazla daraldık ve bunaldık. Uzun bir deniz tatilinin özlemini böylece içten hissediyoruz fakat...
Her şey geride kalacak, eski güzel günler gelecek ve dostlarımıza baştan kavuşacağız.
Tüm bu salgın bitecek ve özgürlüğümüzün tadını çıkaracağız, bütün bunlara fazla az kaldı. Biliyoruz, her şey normale dönecek elbet.
Fakat biz bu denli doğaya, çevreye ve hayvanlara hasar vermeye devam edersek, tıpatıp eskiden olduğu gibi yeniden bir salgınla aleyhinde karşıya kalacağız.
Eskiden yaşanan Covid-19 gibi büyük çaplı salgın hastalıkların sebebi de hayvan kaynaklıydı. Şimdilerde ülkemizde bitmiş çoğalma bildiren kene vakalarının artması, sıtma hastalığı, kuduz hastalığı, ebola virüsü ve daha sayamayacağımız bütün hastalıklar bir şekilde insanların doğaya ve hayvanlara zarar vermesiyle baş göstermişti. WWF'nin Doğanın Değil Oluşu ve Pandemilerin Yükselişi raporunu buraya tıklayarak okuyabilir ve bütün detayları öğrenebilirsiniz.