İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde bulunan Hitit dönemine ait 3.200 yıllık Karabel Kaya Kabartması tahrip edildi. "Defineci" olduğu değerlendirilen kişilerin, matkapla delinen kabartmaya kablo düzeneği döşedikleri görüldü. Uzmanlar, eserin Hitit İmparatorluğu'nun Anadolu'daki nadir kaya anıtlarından biri olduğunu vurguluyor. Esere daha önce de asite benzer bir maddenin döküldüğü aktarılıyor...
Kemalpaşa-Torbalı kara yolu üzerinde bulunan, sanat tarihine "Karabel Kaya Kabartması" olarak geçen esere, kimliği belirsiz kişiler tarafından zarar verildi.
Defineci olduğu değerlendirilen kişiler tarafından, kabartmanın bazı noktalarının matkapla delindiği ve bu alanların 4'üne kablo düzeneği döşendiği görüldü.
Olay üzerine İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü yetkilileri ile jandarma ekipleri, bölgede inceleme yaptı. Tarihi esere zarar veren kişi ya da kişilerin bulunması için çalışma başlatıldı.
"Hitit İmparatorluğu'nun Anadolu'daki nadir kaya anıtlarından biri"
İstanbul Üniversitesi Hititoloji Ana Bilimdalı Başkanı Doç. Dr. Hasan Peker, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eserin Hitit İmparatorluğu'nun Anadolu'daki nadir kaya anıtlarından biri olduğunu belirtti. Tarkasnawa tarafından Anadolu hiyeroglif yazısıyla anıtın üzerine, "Mira ülkesi kralı Kupanta Kuruntiya'nın torunu, Mira ülkesi kralı Alantalli'nin oğlu, Mira Kralı Tarkasnawa" yazdırıldığını aktaran Peker, kabartmada betimlenen kişinin Tarkasnawa'nın kendisi olduğunu ifade etti.
"İnsanlığın hafızasının yok edilmesi çok üzücü bir durum"
Peker, esere daha önce de benzer bir saldırı yapıldığını anımsatarak, şunları söyledi: "Eserin tahrip edildiğini duyunca kahroldum, böyle bir şeyle karşılaşmak, insanlığın hafızasının yok edilmesi çok üzücü bir durum. Maalesef açık alandaki kültür varlıklarımız yeterli koruma altında değil, bu konuda insanlarımızı bilinçlendirmemiz gerekiyor. Sadece bizim değil, dünyanın kültür mirasını barındıran Anadolu'daki varlıklarımızı korumamız gerekiyor."
"Değerli anıtların tahrip edilmesi ve tedbir için geç kalınması bizi çok üzüyor"
Nif Dağı Kazısı Başkanı Prof. Dr. Elif Tül Tulunay da esere daha önce de asite benzer bir maddenin döküldüğünü bildirdi. Ören yerleri ve kazı alanlarının uydu yardımıyla izlenmesinin, kaçak kazıların önüne geçeceğini anlatan Tulunay, "Zarar verildiğini duyunca çok üzüldüm, elimizdeki değerli anıtların tahrip edilmesi ve tedbir için geç kalınması bizi çok üzüyor. Buralara foto kapan, bekçi konulabilir. Belediyelerin de bu alanlarla ilgili çalışma yapması gerekiyor" diye konuştu.
Güncelleme Tarihi: 08 Mart 2019, 10:08
