Ultrabook, 2011'in sonlarında popüler hale gelen ve Intel tarafından standart dizüstü bilgisayarlardan; modern, ince ve hızlı dizüstü bilgisayarları ayırt etmek için kullanılan bir terim.

Yıllar geçtikçe dizüstü bilgisayarlar daha küçük ve daha taşınabilir hale geldi, ama Ultrabooklar, en son teknolojiyi etkileyici ince ve hafif gövdelerle birleştirerek daha da ileri gitmek için tasarlandı.

Ultrabookların özellikleri

Intel Ultrabook'u ilk tanımladığında, bir dizüstü bilgisayarın Ultrabook olarak nitelendirilebilmesi için sahip olması gereken bir dizi ölçüt belirledi.

Her şeyden önce bir dizüstü bilgisayarın Ultrabook olması için inanılmaz derecede ince olması gerekiyor: 1 inç (2.5 cm) kalınlığında! 2011'den önce de ince dizüstü bilgisayarlar vardı, ancak bunlar ebatı küçültmek diğer özelliklerinden için feragat ediyordu.

Intel, normal dizüstü bilgisayarlarda bulunan tüm özelliklere sahip, ancak ince ve hafif bir gövde ile taçlandırılmış Ultrabooklar tasarladı. Teknolojideki ilerlemeler, Ultrabookların son yıllarda daha da incelmesine yardımcı olurken, onları aynı zamanda daha da güçlü hale getirdi.

Intel Ultrabookların en son teknolojisine yönelik bir vitrin olmasını da istedi. Bu nedenle, sistemin beş saniye veya daha kısa sürede Windows'u başlatabildiği Intel Rapid Start gibi özellikleri Ultrabooklara dahil etti.

Bu özellik, Ultrabook'un düşük güçlü bir "hazırda bekleme" durumuna sokulması anlamına geliyordu ve Intel bu cihazların yeniden şarj edilmeye ihtiyaç duymadan 30 güne kadar bu durumda kalmasını sağladı. Bu Ultrabookların bir olmazsa olmazı da SSD demek.

Ultrabookların bir SSD'ye sahip olmaları ayrıca, sık kullanılan dosyaları ve uygulamaları hızlı SSD depolama alanında depolayan Intel Smart Response'dan da yararlanabileceği anlamına geliyor. Bu sayede Ultrabook, normal bir dizüstü bilgisayardan daha hızlı çalışıyor.

Pil ömrü

Intel, Ultrabookların en güçlü dizüstü bilgisayarlardan daha uzun pil ömrüne sahip olmasını istedi. Ultrabooklar tek bir şarjla beş saat veya daha fazla kullanılabilmelidir. Bu güç tasarrufu özellikleri, özel olarak seçilmiş bileşenler kullanılarak elde edildi.

Daha önce de belirttiğimiz gibi, modern teknoloji dizüstü bilgisayarların hem daha güçlü hem de daha verimli hale gelmesi anlamına geliyor. Bu da, Ultrabookların pil ömrünü uzatma konusunda bir şeylerden feragat etmemesi demek.

Çoğu modern Ultrabook, Intel'in 8. nesil Core işlemci ailesinin mobil sürümlerini kullanır. Intel'e göre bugüne kadarki en güçlü işlemcileri, 7. nesil yongalara kıyasla %40'a varan oranda daha iyi performans sunuyor.

8. nesil işlemcilere karşı diğer dizüstü bilgisayarlar (Ultrabook veya diğer) test edildiğinde, en son Intel işlemcilerini kullanan dizüstü bilgisayarların önemli bir performans farkına sahip olduğu görülebilir. Özellikle çift çekirdekli bir dizüstü bilgisayar ile dört çekirdekli kıyaslandığında bu fark daha da bariz olur. İşlemcinin sahip olduğu daha fazla çekirdek, çoklu görevlerde daha iyi performans sağlamasına yarar.

Ultrabooklar: MacBooklara alternatif

Ultrabooklar ilk olarak Apple'ın ince ve hafif MacBooklarına Windows ile çalışan alternatifler olarak tasarlandılar. MacBooklar muhteşem tasarımlarda güçlü cihazlar olmasıyla ün kazandı ve Ultrabooklar da aynı şeyi hedefliyor.

MacBookların çok pahalı oldukları yönünde bir genel geçer anlayış vardır. Ultrabooklar da premium cihazlar olarak üretilseler bile yine de, bir MacBookdan daha ucuza satılmalılar. Net olmak gerekirse en çok 1000 $ fiyat etiketine sahip olmalılar. Bu ucuz değil ancak MacBook veya MacBook Pro'dan daha ekonomik bir seçenek oldukları kesin.

Piyasaya sürüldüğü günden bu yana, Ultrabooklar artık MacBookların Windows tabanlı alternatiflerinden çok daha fazlası. Taşıdıkları en son teknoloji özellikleriyle birlikte, ince ve hafif bir tasarıma ve sağlam bir yapı kalitesine sahip mükemmel bir Windows makinesine nasıl sahip olabileceğinizi göstermeye devam ediyorlar.