Koronavirüs salgınında işlem; hepimizin de bildiği gibi ülkemizde, vatandaşlarımızın lehine ilerliyor. Pandemi sürecinde; vaka artışı hızı ve ölüm oranları, tüm dünyada kabul görebilen kriterlerdir. Alınan önlemlerin sonucu olarak; vaka ve vefat oranlarının azalması, beklenen bir durumdur. Acilen kayda değer olan bu değerlerin, sıfıra yaklaşması veya sıfır olmasıdır.
Bunun için bir takım fedakarlıklarda bulunarak, önlemleri her açıdan göstermek, oldukça gereklidir. İnsanlarımızın büyük çoğunluğu, Afiyet Bakanlığımızın bildirdiği bu önlemlere armoni sağlamış ve tecrübe kazanmıştır. Bu korunma yöntemleri, artık bir alışkanlık haline gelmektedir.
Şüphesiz her toplumda, aykırı davranan kişiler çıkacaktır. Bu koşul, önlemlere ve yasaklara ciddi bir şekilde harmoni sağlayan, maske kullanan, kalabalık ortamlara girmeyen, el hijyenine özen bildiren, gerekmedikçe sokağa çıkmayan insanlarımızı; moral olarak olumsuz etkilememelidir. Unutulmamalıdır fakat; yüksek oranda armoni, genelde bütün başarıyı getirir. İnsanlarımız için bunun karşılığında alabilecekleri en büyük ödül, normale yakın bir hayat sürecine kavuşmaktır.
Peki bu yaz süreci nasıl geçecek?
Yaz mevsimine yaklaştığımız şu sıralarda; tatil yapabilecek miyiz ya da nasıl ve ne şekilde geçirebileceğiz sorusu, herkesin aklına gelmektedir. Tatil çoğu zaman, bulunduğumuz yerin dışına çıkmak anlamı da taşır. Buna göre ilk önce, nasıl bir ulaşım sağlayacağımız önemlidir.
Ulaşım hangi şekilde olursa olsun; ister uçak araba şeklinde, ister özel otomobille deneyimlerimiz yani belli başlı önlemler ile örtüşebilmelidir. Hangi yolla amaçladığımız yere gidersek gidelim, yanımızda bulunan kişilerden emin ölçülerde uzaktan duracağız. Ailemiz ile birlikte bir seyahat laf konusuysa; bu konuda azıcık daha toleranslı olunabilir ama, ailemiz dışındaki yakın edinmek zorunda kaldığımız insan topluluklarına, olası olduğunca kısa süreli ve kesin bir mesafede kalmaya çalışmalıyız.
Seyahat ile ilgili işlemlerimiz sırasında; muhtemel olduğu dek az eşya ya da objeye temas etmeli, en kısa sürede işlemlerimizi bitirerek, o bölgeden uzaklaşmalı ve bu işlemler bittikten sonra en yakın lavaboya artan bir şekilde adamakıllı ellerimizi yıkamalıyız. Özel aracımızla seyahate sırası gelmişken de, olası olduğunca konaklama yerlerindeki insanlardan uzakta durmalıyız. İhtiyaç olduğu kadar yakınlaşmalı, ihtiyaç olduğu değin alışveriş yapmalı ve pozitif temasta bulunmamalıyız.
Havuz ve denizler koronavirüste risk taşımıyor
Denizden yararlanılacak bir tatil bölgesine gidiyorsak; bulunduğumuz etraf neresi olursa olsun, plajlar dahil insanlara belirli bir mesafede (bildiğimiz gibi bu iki metreye değin olabilir) uzakta durmak durumundayız. Doğaüstü büyük olan deniz suyu, virüsler için bir depo olamaz.
Bu bakımdan deniz suyundan, hatta havuz sularından; koronavirüsün insanlara ulaşması mümkün değildir. Aslında bu gibi virüsler; aşırı nem ve ıslaklığa aleyhinde duyarlıdırlar ve onlar için bir üstünlük değildir, tersine bu bizim için avantajdır.
Bu bakımdan denizlerden yararlanmanız için bir engel yoktur. Tatilimizi geçirdiğimiz sürede; sağlığımızı bozacak davranışlardan kaçınır, sosyal uzaklık kuralına uyar, iyi beslenir ve kendimize iyi bakarsak bu engebeli virüse aleyhinde her zaman, daha avantajlı durumda olacağımız bir gerçektir.
