Buket Harıkçı Yazio: Kaan Hantal ile Ses Meditasyonu Üzerine

Kaan bize kendinden bahseder misin? Meditasyon ile ilişkin ne zaman ve nasıl başladı? Üniversiteye ilk girdiğim senelerde abimin şirketinde çalışmaya başladım.

Buket Harıkçı Yazio: Kaan Hantal ile Ses Meditasyonu Üzerine

Kaan bize kendinden bahseder misin? Meditasyon ile ilişkin ne zaman ve nasıl başladı?

Üniversiteye ilk girdiğim senelerde abimin şirketinde çalışmaya başladım. 2008’den 2015’e kadar çalıştığım bu süre zarfında hayatımla ilgili bir değişiklik yaşamak istedim. Yurtdışına çıkmak ve bir süre için sadece seyahat etmek, yolculuk yapmak niyetindeydim ve dünya turu yapma kararı aldım. 2016 senesinde önce Güney Amerika sonra Afrika ve ardından Asya’ya geçtim. İlk kez ses meditasyonuyla Asya seyahatimde Nepal’de tanıştım. Çok etkilendim ses meditasyonundan. Bu arada handpan enstrümanını ilk kez orada görmüş oldum ama etkilendiğimi hissetmeme rağmen handpan almak gibi bir isteğim yoktu başlarda. Nepal’den Tayland’a geçtiğimde bu sefer daha geniş bir şekilde meditasyonu deneyimleme imkanım oldu. Çünkü artık ne olup olmadığını biliyordum. Arkasından araştırmalar yapmaya başladım. Bana iyi geldiğini anlamaya, üzerinde biraz daha vakit geçirmeye başladım. Hatta şunu belirteyim ben meditasyonla özellikle ses meditasyonuyla ilgilendikçe içimde olup bitenler dışarıya yansımaya başladı ve bir gün gözyaşı dökmeye başladım bir meditasyonum anımda. Ben de hislerle hareket etmeyi seven bir insanım ve bedenime böyle yansıyınca ve hislerime dokununca aklımın bir köşesinde kaldı. O sıralarda bu eğitimi almak da aklımda olan bir şey değildi. O zamanlar farklı ihtiyaçlarım farklı dertlerim vardı. Sadece geziyordum, aynı zamanda hayayımı idame ettirmek için de çalışıyordum. Yurtdışına çıkmadan önce tüm mal varlığımı, elimdeki tüm birikimi satmıştım. Türkiye’ye dönüş yaptıktan sonra elimde hiçbir şeyim yoktu. Yurtdışında uzun kalmak niyetindeydim. Kendime en uygun yeri bulup yerleşmeyi planlıyordum. Fakat bunu yapamadım. İçimden bir ses bana ‘’Dön.’’dedi. Döndüğüm günden iki gün sonra babam bir felç geçirdi ve hastaneye kaldırdık. Bir sürü şey üst üste geldi ve zaten Türkiye’ye döndüğümde dediğim gibi hiçbir garantim yoktu. Babam o sırada hasta oldu ve ben ufak bir depresyona girdim. Ardından kendimi yavaş yavaş iyileştirme yollarına girip inziva içerikli etkinlikler araştırmaya başladım. Şimdilerde düzenlediğim tarzlarda olan etkinliklerdi bunlar. Sonra Cenk Güçbilmez hocamla tanıştım. Orada da ses meditasyonunu görünce yine deneyimlemiş oldum ve bitiminde Cenk hocama gidip ‘’Bunları, ses meditasyonlarını öğrenmek istiyorum. Hem kendi kariyerim açısından hem de çok etkilendiğim ve hayatıma kattıkları açısından insanlarla paylaşmak istiyorum’’ dedim. O da o dönemler ses meditasyonu hakkında ilk kez bir sınıf açıyordu ve beni eğitimine davet ederek sürecimi başlatmış oldum. Akabinde kamplar ve eğitimler devam etmeye başladı. En başlarda arkadaşlarıma uygulayarak yapmaya başladım sonrasında bir arkadaşım beni ilk kez içinde eğitmen olarak katılacağım bir kampa davet etti ve bu şekilde ses meditasyona giriş yapmış oldum.

Meditasyonlarda uyguladığımız seslerle ilgili olarak ses meditasyonu ne demek, neler yapıyorsun uygulamalarında?

Ses meditasyonu yüzlerce senedir Nepal, Tipet, Hindistan gibi Asya bölgesinde keşişler tarafından kullanılan bir tedavi yöntemidir aslında. Ses meditasyonunda her çakraya göre düzenlenilmiş Tibet kaseleri, kristal kaseler, gonglar ve şamanik enstrümanları da eklediğim ve kullandığım bir terapi çeşididir.  Tibet kaselerinin ve bu bahsettiğim enstrümanların özellikle Asya’dan gelenlerin kristal kaseler ve gongların insanların vücut frekanslarını dengeleyen ve etkileyen bir tarafı var. Vücudun herhangi bir yerinde sıkıntı olabilir veya ruhsal bir durum içinde olabilir; bu enstrümanları kullandığımızda o bölgeleri tespit ediyor ve harekete geçirmiş oluyoruz. O yüzden meditasyon sırasında hem frekans dengelemesi yapılıyor hem de kişinin duyguları açığa çıkmış oluyor. Böylelikle bir tedavi süreci başlamış oluyor. 432 Hz. bizim olmamız gereken frekans ve evrenin yaratılış frekansı olarak da geçmektedir. İki gezegenin çarpışmasında da ölçülen frekanstır 432 Hz. Bu doğal bir frekanstır ve evrene yayılmaya başlıyor. Özellikle vücuttaki ağrıyan, acıyan ve sorunlu olan yere uygulandığında oradaki fazla veya az olan enerjiyi dengelemiş oluyoruz. Bedendeki ağrı ve acılar böyle hissediliyor zaten. Ya çok az çalışmasından ya da fazla aktif olmasından. İşte bu enstrümanlar ve teknikler ile dengeyi sağlamaya orada bir enerjisel dönüşüme yol açmaya çalışıyoruz.  Tabi basit ağrılardan bahsediyoruz. İleri seviye tedavi gerektiren uygulamalarda kesinlikle bilinilmelidir ki, tamamen doktor müdahalesi gerekir. Doktor müdahalesi gerektirmeyen bir uygulamaysa ve ses meditasyonu size iyi geliyorsa ve daha derinleri çözmek gerekiyorsa uzun süren seanslar gerekiyor. Seanslar devamlı uygulandığında sorunlar açığa çıkıyor.

Handpan hakkında bilgi verebilir misin? Nasıl bir enstrüman?

Handpan, 2000 senesinde keşfedilen çok yeni bir enstrüman. İsviçreli iki müzisyen gezginin, dünyayı gezerken önce Afrika’da farklı biçimlerde karşılaştıkları enstrümanları bir araya getirerek buldukları, görünüşü kaplumbağaya benzeyen idiofonik ailesinden olan bir enstrümandır. Ayrıca dinginleştiren, büyüleyici seslere sahip olan bir yapısı olduğunu söylemek de mümkün. Bununla birlikte Karayipler’de de Steel Drum (çelik davul) enstrümanını keşfediyorlar ve bu ikisini birleştirmeye karar veriyorlar. Ardından uzun seneler araştırma ve geliştirme süreci başlıyor ve Handram (handpan)’ı icat etmiş oluyorlar. Melodik perküsyon olarak sınıflandırılandırılır. Biliyorsun melodik perküsyonlar davul, bendir gibi enstrümanlarken bir de bu içeriğe melodi ekleyip birleştirmiş oluyorlar ve ortaya çok farklı tonlarda, meditatif bir enstrüman çıkıyor. Bu enstrümanın yayılması 2010 yılında Hang Massive adlı bir grubun youtube klibiyle gerçekleşiyor. Daha sonra yavaş yavaş yayılıp günümüze kadar geliyor.

Ülkemizde çeşitli içeriklerdeki kamplarda ses meditasyonu uygulamaları yapıyor ve Handpan enstrümanı çalıyorsun. Nasıl deneyimler elde ediyorsun?

Ses meditasyonu sırasında çok farklı deneyimler yaşıyorum. Ağlayanlar oluyor, gülmeye başlayanlar oluyor, seans sonrasında bir açılım yaşadığını ve bu açılımdan sonra genel hayatında bir etkisi olduğunu söyleyenler oluyor. Meditasyon anında örneğin, yarı uykulu yarı uyanık haller görebiliyoruz. Bu arada ses meditasyonunda frekanslarımızı dengelemesinden bahsettik yanı sıra beyinle ilgili kısmını da eklemek isterim. Beynimizdeki frekans değişimlerini daha detaylı konuşabiliriz fakat özetlersek ses meditasyonu anında beynimiz Teta frekansında oluyor.  Bildiğin gibi farklı frekans çeşitleri var. Örneklersek; gün içindeki normal akışımızda Alfa frekansındayız veya bir savaş anında, kaçış anında, heyecanlıyken Beta frekasında oluyoruz. Yine uyku anındayken Teta frekansına geçmiş oluyoruz. Beynin geçtiği Teta frekansı aslında bizim öğrenmeye ve iyileşmeye en açık olduğumuz andır. Örneğin sporcu olup vücut çalışması yapan birinin kas gelişimi çalışma anında gelişmiyor, dinlenme ve uyuma anında gelişme gösteriyor veya vücudunda bir yara oluştuğunda bu onarım ve yapım süreci uykudayken yani Teta frekasındayken iyileşmeye başlıyor. Ses meditasyonu frekansları ve enstrümanları bizi dediğimiz gibi Teta frekansına sokuyor ve bu da uykuyla uyanıklık arasında çok ince bir çizgi. O sebeple ses meditasyonlarında uyuyanlara da çok sık rastlıyoruz.

Ses meditasyonlarının insanlar üzerinde yarattığı etkiler neler?

Az önce bahsettiğimiz konu özelinde anlatmaya devam etmek isterim. Vücuttaki frekansları dengelemiş oluyoruz en başta. Bana şu konu da özellikle geri dönüşler çok oluyor Buket. ‘’Boyun ağrım vardı azaldı, belimde bir sızı vardı yok oldu’’ gibi çok fazla yorum alıyorum. Fakat yine belirteyim eğer bu durumlar çok yüzeydeyse ve ilk müdahaleyi ses meditasyonuyla yaptığımızda geçiyorsa etkili. Sorun derinde daha ciddi bir durumsa muhakkak doktora danışılmalı. Özellikle Almanya’da ses meditasyonları hastanelerde kullanılıyor. Bizde de ufak ufak bazı hastanelerde kullanılmaya başlandı. Söyleyebilirim ki, bu uygulamaların birçoğu kanıtlanmış uygulamalardır. Vücuttaki ağrıların frekans ölçümlerindeki sonuçlar ya çok çalışmasından ya da az çalışmasından kaynaklanıyor. Ses meditasyonunun amacı vücut içindeki frekansı dengelemek ve dediğim gibi ufak tefek ağrıları rahatlıkla tedavi edebilmektir.Peki ses meditasyonları psikolojik olarak nasıl bir fayda sağlamış oluyor?Psikolojik olarak özellikle meditasyon anında kullandığımız kristal ve kuars kaselerde, notaları kullanarak gerginlik verebiliyoruz. Müziğin verdiği sesin etkisi ve notaların gücü kişiyi mutlu, heyecanlı edebilir, üzebilir, gerginlik yaratabilir. Birçok duygu haline sokabilir kişiyi. Bizim kullandığımız notalarda, özellikle seçtiğimiz notalarda bazen insanları biraz daha duygusal, gergin şeylere yönlendirip oradaki travmaları açığa çıkartıp biraz daha ferahlatma yöntemine geçiyoruz. Bu şekilde insanın daha önce yüzleşmekten korktuğu veya yapamadığı, kendinden güç bulamadığı olayları düşünme ve hatırlama imkanı sunup onlarla yüzleşmesini sağlayarak tedavi süreci başlatıyoruz. Bir duygu eğer travma kaldıysa önce onunla yüzleşmesi gerekir. Ses meditasyonun asıl konusu kişiyi yüzleştirmektir.

Ses meditasyonu hem bireysel hem grup halinde uygulanabilir mi?

Hem bireysel hem grup halinde uygulanabilir evet fakat bireysel bir çalışma yaptığımızda daha büyük bir yoğunluk yaşanmış olur. Almanya’da ses masajı olarak bilinen, Peter Hess tarafından bulunan ve uygulanan, bu sertifikayı almış kişilerin de rahatlıkla uygulayabilme özelliği kazandığı bir sistem daha söz konusu. Özetle bireysel olarak alınabilir ve ses masajı yöntemi ile de ses meditasyonundan faydalanılabilinir.Ek olarak ses meditasyonu anında, Tibet kaselerinin boyutuna ve notasına göre çakralarla yoğunlaşmak mümkün. Vücudumuzda yedi tane çakra bulunmakta ve en titreşimi kalın olan Tibet kasesini vücudun uygun olan bölgelerine sırasıyla diziyoruz ve onları titreştirip bireyselde de kullanabiliyoruz. Kişiyi bir zemine yatırarak Tibet kaselerini belirli bir sıraya dizip tek tek bireysel seansımızı yapmış oluyoruz. Eğer grup halindeyse de kişinin ayakları kaseye yakın olacak şekilde uygulamamızı başlatıyoruz ve devamında seansımızı derinleştirip bitirmiş oluyoruz. Ortamın akustiğine göre, kişi sayısı çok fark etmeksizin uygulama yapmamız mümkün. Ses meditasyonuna bedenimiz nasıl tepki veriyor? Vücudumuz gündelik hayatta çeşitli etkinlik ve çalışmalardan dolayı yoruluyor. Uyku anındaysa belirli tepkimeler yaşanabiliyor. Atmalar ve kas çekmeleri gibi. Ses meditasyonunda da kişi uyumadan önce veya uyuduğunda el kol eklem atması yaşanabiliyor. Sesin frekansına verdiği doğal bir tepki oluyor bu. Bu da kasın rahatlaması ve içindeki gerginliği atması olarak da düşünülebilir.

Ses meditasyonu nasıl yapılır?

Yukarıda sözünü ettiğimiz gibi birtakım enstrümanlarla yapılabilir. Fiziksel olarak oturarak yapmak da uzanarak yapmak da mümkün. Tavsiye edilen uzanarak (savasana pozu) ayakları enstrümanlara doğru yerleştirerek yapılmasıdır. Mümkünse gözler kapalıyken ve en rahat pozisyonda olunmalıdır. Bazen kişiler bu uygulamalar anında görsel bir veriyle karşılaşabiliyor. Örneğin; görsel zekasını daha yoğun kullanan kişiler, bazı geometrik şekiller, renkler görebiliyor meditasyon anında. Bu sebeple gözlerin kapalı olmasını tavsiye ediyorum.Ses meditasyonu hayatımıza nasıl bir fayda sunmuş oluyor?Öncelikle fiziksel nedenini söylemeliyim; insanlar masaja nasıl rahatlama amacıyla gidiyorsa aslında ses meditasyonunun da yapılma sebepleri aynı. Bu uygulama yapıldıktan sonra da masajdan aldığımız etkiyi alıyoruz bedensel olarak. Amacımızın tamamen gevşemek ve rahatlamak olduğunu bilelim. Ses meditasyonun en yüzeysel tanımı bu. Fakat bu çalışmaların fiziksel olarak daha derinine inip anlatmamız gerekirse, ses meditasyonuna insanlar nasıl bir psikoloğa gidiyorsa ve bunu sistemli bir şekilde sürdürüyorsa, bu meditasyon uygulamasında da tadımlık değil, devamlı olacak şekilde yapıldığında beden için etkisi daha uzun vadeli oluyor ve şifalanmış oluyor kişi. Bedene uygulanan bu frekans çalışmalarını bireye psikoloğun sunduğu bir yardım gibi düşünebiliriz. Her frekans kişinin bedeninde gezinirken beden tarafından hissediliyor ve kişide farklı duygular uyandırmış oluyor. Ses meditasyonunu uygulayan kişinin fiziki problemi olsun olmasın o duygu yoğunluğunu, yüzleşmekten ve çözümlemekten korktuğu duygularını yüzeye çıkarmış oluyoruz. Duygusal boşalmalar ağlamak ve keyiflenmek olarak bedene yansımış oluyor. Bu tip açılmalardan korkan hatta bu uygulamayı yaparken gözünü kapatamayan insanlarla karşılaşıyorum. Zaten biz de ses meditasyonu anında gözü kapatmayı zorunlu tutmuyoruz. Etkiler bu şekilde oluyor. Ekleyebilirim ki; bu meditasyonu kişi düzenli olarak yaparsa hayatında etkisini her açıdan görmüş oluyor. Bir örnek vermek gerekirse, mide çakrasında gerçekleşen bir duygu durumunun açıklamasını Budizm dini ‘’hareket et, kendine güven’’anlamı olarak açıklar. Kişi hareket etmekten, bir işe başlayıp bitirmekten yana problem yaşıyorsa veya güven sorunu yaşıyorsa bu duygu durumlarını da düzenlemiş oluyoruz ses meditasyonu esnasında. Bu bölgeye de anatomide ‘’Solar Pleksus’’denir. Yaptığımız uygulamaların çıktısı olarak, bir bölgede ağrı varsa ve orayı belirli titreşimlerle dengeye getirip tedavi edebiliyorsak aynı durum duygularımız için de geçerli hale geliyor ve o noktanın tinsel tarafını da onarmış, şifalandırmış oluyoruz uzun vadede. Örneğin kişinin kalp çakrasında bir sorun varsa sevmeyi, güvenmeyi harekete geçirmiş oluyoruz. Kök çakrada bir sorun varsa o bölgeyi o konular özelinde düzenlemiş, dengelemiş oluyoruz. İnançlar hakkında veya öngörüde bulunmak hakkında birtakım duyguları canlandırmış oluyoruz. Örneğin kişi kendini ifade etmek konusunda bir sorun yaşıyorsa, boğaz çakrası üzerinde çalışmalar başlamış oluyoruz ses meditasyonunda.

Meditasyon denince oturmak ve nefes alıp vermek, zihinsel olarak bir yerlere yolculuk yapmak geliyordu fakat artık durum değişti. Neler eklemek istersin?

Bu dediklerinde olabilir yanlış değil tabi. Herkes farklı tarifler de yapabilir. Meditasyonun asıl amacı ‘’anda kalabilmek ve anı yaşamak’’ olduğunu söyleyebilirim. Basit bir örnekle açıklayayım; meditasyona nefesle başlanır. Çünkü nefes kişiyi o sırada direkt olarak anda tutar. Çeşitli teknikler uygulanarak amaç tamamen o ana kapılmak, o anın içinde yaşam alanı bulmaya çalışmaktır. Zihnin başka şeyler düşünmesini engeler. Bir kaynaktan öğrenmiştim; balık tutmak da çok önemli ve değerli bir meditasyondur. Çünkü o sırada düşünülen tek şey belki de o balığın oltaya takılmasıdır. Örneğin yoga asanalarından olan plank da bir meditasyon anıdır. O sırada sadece bedenine odaklanmış oluyorsun. Müzikle ilgilenmek yine örnek verilebilir meditasyona. Özetle, kişiyi anda tutan ve mutlu eden her şey bir meditasyondur. Daha detaylı bahsedersek ileri seviye olan, düşünce meditasyonu da var teknikler arasında. Anda kalmak ve anı yaşamak ile ilgili olan pratiklerde ileri seviye olarak artık düşünce meditasyonu da en etkililerinden. O sırada düşüncelerini izliyor oluyorsun ve bunu tamamen farkında olarak yapıyorsun. Boş bir yere bakarak aklına gelen duygu ve düşünceleri anarak, onu takip ederek meditasyon yapmış oluyorsun. O sırada bu anılar güzel olabilir kötü olabilir veya gelecek ile ilgili bir planlama yapıyor olabilirsin. Bunların takibinde kalmak da yine düşünce meditasyonudur. İleri seviye düşünce meditasyonlarında tamamen farkında olmak ve o farkındalığı izleyerek yapmak gerekir. Tüm meditasyon türleri için de geçerlidir bu. Ses meditasyonunda uyguladığımız tekniklerde ve uygulamalarda öyle güçlü efektlerde sesler uyguluyoruzki istese de istemese de o anda kalıyor kişi. Uygulamayı yaptığımız kişi bir duyguya girdiği anda biz krisstal kaselerle sıkıştırma-genişletme tekniği uygulayarak o notaların içinde kalmalarını tavsiye ediyoruz. O anda canlanan şey kötüyse, mutlu etmeyen bir duygu belirdiyse zihinde hemen ‘’sese odaklanın’’ diyorum. Bu arada hemen eklemiş olayım; niyet de belirlemelerini istiyorum. Zihinde karmaşalar ve duygu durumlarında negatif hisler belirdiğinde ‘’hemen niyetinize geri dönün’’diyorum. Bu sırada kişiyi iki şey anda tutmuş oluyor; biri sesin gücü diğeri de zihni takip edip onu yargılamadan seyretmek oluyor. Temelde meditasyon için bunları söyleyebilirim. Ses meditasyonlarını ne sıklıkta ve ne kadar süre ile yapmayı önerirsin?Çok güzel soru. Bu soruyla ilk kez karşılaşıyorum. Ses meditasyonunu tabiki internet ortamında da yapmak mümkün hatta belki kulaklık takılarak da etkisi görülebilir ama kendi çalışma alanlarımdan biri olarak online teklifleri çok sık almama rağmen yapmaktan yana değilim. Çünkü asıl o ses frekanslarının şifası ve etkisi enstrümanın kendisinden çıkan sesi almaktır. Öteki türlü cihazın speaker’ından çıkan ses duyulmuş oluyor. Enstrümanlar ile ses meditasyonun etkisi internet ortamında bir yere kadar etkili olur, canlı bire bir yapılan kadar etkili olamıyor maalesef. Pandemi süreci geçirmemize rağmen online ses meditasyonu seansı yapmadım. Yine de mahrum kalmak istemeyenler için Cenk Güçbilmez hocamın ses meditasyonu hakkında videolarını takip edebilirler. Ek olarak güvenilir kaynaklardan 432 Hz. sesleri bulabilirler fakat şu an internet ortamında her ne kadar 432 Hz. olduğu söylense de o sesler tam olarak o frekansta olmuyor.

Ses meditasyonu anında daha fazla konsantre olmak ve derinleşmek için ne önerirsin?

İlk önerebileceğim şey kişinin çok derin bir gevşeme yaşaması olacaktır. Vücudu tamamen rahatlatmak bu süre içindeki en önemli şey. Bunun dışında ses meditasyonun en etkili olduğu yer doğadır. Doğada ve özellikle akustiği de ağaçlar tarafından sarılı bir ormanda deneyimleniyorsa çok daha derin bir etki uyandırmış oluyoruz vücuda. Bunu çok fazla tekrarla yapmak mümkün olmuyor ama mümkünse doğada olmak en etkili yöntem. Bu arada ses meditasyonu enstrümanlarının taşınması, korunması, uygulama yapılacak yere götürülmesi ciddi bir fiziksel güç istiyor. Bu durumda bazen engel yaratabiliyor. Ben birkaç kez doğada ses meditasyonu uygulaması yapmak fırsatı buldum dediğim gibi en etkilisi böyle oluyor. Çünkü bedende topraklanma hissi de aktifleşiyor ve daha kaliteli oksijen ortamı sunduğu için vücuda etkisi daha derin ve uzun olmuş oluyor. Onun dışında akustik ortamı güzel olan kapalı bir ortamda da, matın üzerinde bu uygulamaları gerçekleştirmek mümkün. Özellikle kristal kaselerini ve Handpan’ını daha çok kullandığını görüyorum. Bizler de eğer bu uygulamaları yapmak ve yaptırmak istersek bize nasıl kaynaklar önerebilirsin ve biz de bu eğitimleri nereden alabiliriz?Ses meditasyonu eğitimini benimde eğitimini aldığım hocamdan Cenk Güçbilmez’den alabilirler. Handpan enstrümanı şu anda ülkemizde üretilmiyor.  Dediğim gibi dünyada da Türkiye’de de çok çok yeni bir enstrüman. Ben yurtdışından talep edenler olunca getirtiyorum. Bana rahatlıkla ulaşabilirler bu enstrümanı almak isteyenler. Aynı şekilde eğitimde veriyorum. Handpan enstrümanı ve eğitimi konusunda herkes bana rahatlıkla ulaşabilir.Röportajımızı fotograf ve video çekimleriyle güzelleştiren Oğuzhan Muntazam’a teşekkürü borç biliriz. Ellerine sağlık Oğuzhan.InstagramKaan HantalOğuzhan Muntazam
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER