Akademide liyakati sorgulatan haberler gelmeye devam ediyor. Son gelişme Kırıkkale Üniversitesi'nde meydana geldi. Üniversitenin Rektör Yardımcısı Nihat İnanç'ın kızı Ayşenur İnanç, bir ay içinde üç farklı üniversitenin akademisyenlik sınavına girdi, hepsinden elendi. Ardından babasının görev yaptığı Kırıkkale Üniversitesi'nin sınavına giren İnanç, bu kez ikinci oldu. Ayrıca kendisinden 15 puan fazla alan sınav birincisini de eledi ve okulda göreve başladı.
Kırıkkale Üniversitesi Rektör Yardımcısı olan ve “Yöneticilerin Hesap Günü Var Mı?” adlı kitabı kaleme alan Nihat İnanç'ın kızı Ayşenur İnanç, ülke genelinde aynı ay içerisinde 3 değişik üniversitede girdiği tüm sınavlarda elendi. İnanç önce, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'ndeki sınavda 46'ıncı oldu. İsminin karşısına “Sınava girmeye hak kazanamadı” yazılan ve burada umduğunu bulamayan İnanç, bu kez şansını Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde denedi. Ancak burada da 46'ıncı oldu ve sınavı yine kaybetti. Ayşenur İnanç, Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde de sınava girdi. Ancak burada da 29'uncu sıraya girebildi ve kazanamadı.
Babasının görev yaptığı okulda 34 aday arasında ikinci oldu
Sözcü'den Ali Ekber Ertürk'ün aktardığına göre, son şansını, yine ay içerisinde babasının yönetici olduğu Kırıkkale Üniversitesi'nde denedi. Ayşenur İnanç, girdiği “Araştırma Görevlisi” sınavında, 34 adayı eleyerek ikinci oldu. Asıl şaşırtan gelişmeler ise bundan sonra yaşanmaya başladı.
Birinciyi de eleyip göreve başladı
İkinci sırada sınavı kazanan İnanç, kendisinden 15 puan yüksek alan ve birinci sıradaki aday Mehmet Can Sürmeli'yi de eleyerek “asil” sıradan sınavı kazanan tek kişi oldu ve babasının üniversitesinde işe başladı. Sınavı birincilikle kazanan aday Sürmeli ise “yedeğe” kalarak işsiz kalmaya devam etti.
"Kızımın şartları daha çok uyuyordu"
Baba Nihat İnanç, tartışmalı atamayı şu sözleriyle savundu: “Kızımın şartları buna daha çok uyuyordu. Çünkü kızımın yaptığı bir yüksek lisans programı var. Kırıkkale Üniversitesi, yüksek adaylar için lisans ya da doktora şartını koyuyor. Böylece, bir bölümün eleman alınacak ilgili anabilim dalında, birebir çalışan adaylar tercih ediliyor. Ki en doğru yöntem de elbette budur. Bu bağlamda Kırıkkale Üniversitesi'nin çıkmış olduğu ilanda, ilan edilen çok sayıda kadroya, çok az başvuru sahibinin başvurusu kabul edilmişti. Hatta bazı bölümlere, başvuruların hiçbirisi kabul edilmemişti ve çok sayıda kadro boş kalmıştı. Benim kızımın da başvurduğu kadroya sadece iki kişinin başvurusu kabul edilmişti.”
Ayrıca bakınız
Aile Üniversitesi! ÇOMÜ'de Kadrolar Eş, Dost, Akraba ile Doldu
Kırıkkale Üniversitesi Rektör Yardımcısı olan ve “Yöneticilerin Hesap Günü Var Mı?” adlı kitabı kaleme alan Nihat İnanç'ın kızı Ayşenur İnanç, ülke genelinde aynı ay içerisinde 3 değişik üniversitede girdiği tüm sınavlarda elendi. İnanç önce, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi'ndeki sınavda 46'ıncı oldu. İsminin karşısına “Sınava girmeye hak kazanamadı” yazılan ve burada umduğunu bulamayan İnanç, bu kez şansını Abant İzzet Baysal Üniversitesi'nde denedi. Ancak burada da 46'ıncı oldu ve sınavı yine kaybetti. Ayşenur İnanç, Afyon Kocatepe Üniversitesi'nde de sınava girdi. Ancak burada da 29'uncu sıraya girebildi ve kazanamadı. 
Sözcü'den Ali Ekber Ertürk'ün aktardığına göre, son şansını, yine ay içerisinde babasının yönetici olduğu Kırıkkale Üniversitesi'nde denedi. Ayşenur İnanç, girdiği “Araştırma Görevlisi” sınavında, 34 adayı eleyerek ikinci oldu. Asıl şaşırtan gelişmeler ise bundan sonra yaşanmaya başladı. 
İkinci sırada sınavı kazanan İnanç, kendisinden 15 puan yüksek alan ve birinci sıradaki aday Mehmet Can Sürmeli'yi de eleyerek “asil” sıradan sınavı kazanan tek kişi oldu ve babasının üniversitesinde işe başladı. Sınavı birincilikle kazanan aday Sürmeli ise “yedeğe” kalarak işsiz kalmaya devam etti. 
Baba Nihat İnanç, tartışmalı atamayı şu sözleriyle savundu: “Kızımın şartları buna daha çok uyuyordu. Çünkü kızımın yaptığı bir yüksek lisans programı var. Kırıkkale Üniversitesi, yüksek adaylar için lisans ya da doktora şartını koyuyor. Böylece, bir bölümün eleman alınacak ilgili anabilim dalında, birebir çalışan adaylar tercih ediliyor. Ki en doğru yöntem de elbette budur. Bu bağlamda Kırıkkale Üniversitesi'nin çıkmış olduğu ilanda, ilan edilen çok sayıda kadroya, çok az başvuru sahibinin başvurusu kabul edilmişti. Hatta bazı bölümlere, başvuruların hiçbirisi kabul edilmemişti ve çok sayıda kadro boş kalmıştı. Benim kızımın da başvurduğu kadroya sadece iki kişinin başvurusu kabul edilmişti.” 
