Gölge Kadın yazdı: 'HT Magazin'e ve Sözcü Şık'a kötü bir haberim var!'

Gölge Kadın yazdı: "HT Magazin’e ve Sözcü Şık’a kötü bir haberim var!"

Gölge Kadın yazdı: 'HT Magazin'e ve Sözcü Şık'a kötü bir haberim var!'
Medyanın Elli Tonu'ndan Gölge Kadın'ın yazısı...

Herkese merhaba! Medya dünyasının akıl almaz döngüsü içinde kayboldunuz biliyorum! Her kurumdan ayrı ayrı kokular yükseliyor ve siz neye inanacağınızı şaşırmış durumdasınız!

Medyanın Elli Tonu uzun bir süredir tüm objektifliğiyle dönen dolapları, gizli entrikaları, kurumların içindeki hanut alışverişini tüm çıplaklığıyla yazıyor!

Ben de onlara yeni bir soluk olmaya geldim! Gölge Kadın olarak varlığımı hiç hissettirmeden her yerden son dakika gelişmelerini bildireceğim sizlere!

Üstelik tek yeni de ben değilim! Yakında “Son Mohikan’ın oğlu” da medyanın 40 yıllık serüveniyle ilgili hiç bilinmeyen detayları paylaşmaya başlayacak!

Canımız Coco da o tatlı dedikodularıyla tabii ki yazılarına tam gaz devam edecek!

Bu kadar girizgah yeter! Biz şimdi konumuza dönelim! Ne demiştik Habertürk ve Sözcü’ye kötü bir haberimiz var!

1 Mart 2009'da yani patronu Turgay Ciner’in doğum gününde ‘Her gün 5 gazete’ sloganıyla çıktı piyasaya Habertürk. Ana gazetenin kaptan koltuğunda Fatih Altaylı oturuyor, magazinde Memed Güler kurduğu 30 kişilik ekiple harikalar yaratıyor, Sabah’tan 17 kişilik ekibiyle birlikte transfer edilen Cüneyt Toros ekonomi ilavesinde adeta yeni bir çığır açıyordu kendi kulvarında.

Spor ekinin başında Milliyet’ten transfer edilen Halil Özer, İstanbul ilavesinin başında ise daha önce yıllarca Takvim Gazetesi’nin Genel Yayın Yönetmenliği’ni yapmış Oğuzhan Beyaz vardı.

Hafta sonu ekleri ise, medyada ‘Ayşe Arman’ı yaratan isim’ olarak tanınan Muhittin Sirer’e emanet edilmişti.

Türk basınında gerçek bir devrim yaratmıştı o günlerde Habertürk ve gerek tiraj, gerekse de etkinlik açısında daha üçüncü ayında Hürriyet ve Sabah gibi dev rakipleriyle yarışır hale geldi.

Ama adeta ‘her devrim önce kendi çocuklarını yer’ sözünü doğrularcasına önce Muhittin Sirer ve Cüneyt Toros’la yollar ayrıldı. Ardından da Oğuzhan Beyaz ve Memed Güler’le…

Yükselen döviz fiyatlarının da etkisiyle, sırasıyla ekonomi, İstanbul ve spor ekleri ana gazetenin içine alındı.

Elbette bu süreçlerde kaçınılmaz olarak üzücü tensikat rüzgarları da yaşandı. Uzun zamandır ana gazete ve HT Magazin olmak üzere iki gazete olarak çıkıyor piyasaya Habertürk.

Ancak eğer kulislerde konuşulanlar doğruysa, önümüzdeki günlerde magazin eki de gazetenin içine girecekmiş. Hatta patron talimatıyla gazetenin Tepeören’deki dev matbaasında bu konuda çalışmalara başlanmış bile.

Eğer dedikodular doğru çıkarsa Habertürk, günlük magazin ilavesi veren rakiplerine karşı büyük kan kaybı yaşayacak demektir. Ve dilerim bu defa, daha öncekilerde olduğu gibi kanlı bir tensikat süreci yaşanmaz gazetede…

Öte yandan bir tatsız haber de Sözcü’nün cuma, cumartesi ve pazar olmak üzere haftanın üç günü verdiği magazin eki Şık’tan geldi. Şık da bundan sonra artık sadece iki gün piyasada olacakmış.
Bir zamanlar gazeteleri taşıyan itici motor olarak görülen magazin ekleri korkarım artık patronların gözünde birer kambur haline gelmeye başladı. Ama maalesef bunda magazin gazeteciliğindeki kirlenmenin, hanutçuluğun ve bir türlü yeni bir üslup, dil ve sunum bulamamanın da etkisi büyük değil mi? İzleyip, göreceğiz…

Gölge Kadın / MEDYANIN ELLİ TONU
Güncelleme Tarihi: 18 Ağustos 2017, 13:28
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER