Kanal D'de cumartesi akşamları yayınlanan Şarkılar Bizi Söyler'in bu haftaki konuğu, 16 yıl aradan sonra 'Hoş Geldin' adlı yeni albümü ile sahnelere geri dönen Mahsun Kırmızıgül oldu. Müzik ziyafetinin yanı sıra yaptığı sinema filmlerine değinen Kırmızıgül, Yıldız Kenter ve Beyaz Melek projesi hakkında açıklamalar yaptı. Yıldız Kenter'in Beyaz Melek'in çekimlerine başlamadan önce yaptığı konuşmayı anlatan Kırmızıgül, herkesi duygulandırdı. Usta sanatçının set başlamadan dakikalar önce diğer oyuncularla konuşmak istediğini belirten Kırmızıgül, şu ifadeleri kullandı: "Bu filmle ilgili çok önemli bir şey söyleyeceğim. Bu benim ilk filmim, ilkler unutulmaz. Bu filmin setine çıktığımız dönemleri hiç unutmuyorum. Türkiye'deki ön yargılardan bahsedeceğim. Sinema dünyasında şunu söylüyorlardı, duyuyordum; 'Mahsun pili bitmiş ihtiyarları almış, film çekiyor', 'Bu Mahsun yine türkü mü çığıracak filmlerinde?' Böyle garip garip konuşmalar. Setin ilk gününü hiç unutmam. Yıldız Kenter, 'Canikom sete başlamadan önce bir şey konuşabilir miyiz?' dedi. Kameranın önüne geçti, bütün ekibi toparladım. 'Arkadaşlar bu bizim son filmimiz olabilir. Biz bir hikaye okuduk ve bizi burada birleştiren bu senaryo. Biz yönetmenimize çok inanıyoruz, çok güveniyoruz. O bundan sonra sette bizim Mahsun hocamız. Lütfen sizler de ciddiyetle elinizden gelenin en iyisini yapın. Çünkü ben elimden gelenin en iyisini yapacağım' dedi. Zaten hocanın bana 'Mahsun hoca 'demesi, düşünebiliyor musun?"
Mahsun Kırmızıgül, ilk sinema tecrübesinde hakkında yapılan olumsuz yorumlar ve filmin elde ettiği büyük başarı sonrası bu yöndeki değerlendirmelerin nasıl tam tersi yöne evrildiğinden de bahsetti. Türkücü o günlere dair yaşadıklarını şöyle anlattı: "Filmin çekimleri bittikten sonra bizim dağıtımcımız tek tek sinema salonlarını arıyor, kaç kopya gidecek diye bekliyoruz. Bize '21 kopya' dendi. Türkiye'de normal bir film 50 kopyayla vizyona giriyor. Bizi ücra köşelerdeki sinemalar istemiş. Fragmanı gönderdikten sonra 161 kopyaya çıktı. Vizyona girdiği dönem en çok izlenen film oldu. 'İhtiyar' dedikleri, küçümsedikleri oyuncular için ağız değiştirerek, 'Bu kadar usta oyuncuyu ben de oynatsam benim filmim de iş yapar' dediler. Gerçekten böyle."