Kamuoyunda büyük tepki çeken acı ölüm sonrasında, minik Alperen’in gittiği anaokulu kapatıldı. Skandalların ortaya çıkmasında henüz 17 yaşında hiçbir eğitimden geçirilmeden çocukların evlerinden itibaren emanet edildiği D.K.’nın ifadesi de etkili oldu. Ana okulunun sahibi Y.İ.’nin ifadesiyle skandalı itiraf ettiği de saptandı. Y.İ., çocukların evlerinden okula getirilmesinde görevli D.K. için ifadesinde, “İşe ben aldım. Eylül ayında yasal işlemleri yapılacaktı. Bu süreç deneme süreciydi. Vasıfsız elemandı. D. ‘çocuk gelişimi’ bölümünü dışarıdan okuyan genç bir kızımızdır” dedi.
Hemen çık yoksa hapse gireriz
D.K., sözlerini şöyle sürdürdü, “Y.İ.’nin koşarak geldiğini gördüm. N. öğretmen Alperen’i kucağına aldı. Y.İ.’nin özel aracıyla hastaneye gittiler. Ben panik halindeyken Arzu öğretmen yanıma geldi. Kollarımdan tutarak ‘Sakin ol, kameralar kapandı. Alperen uyku odasında bayıldı diyeceğiz’ dedi. Ben de ‘Saçmalamayın böyle bir şey yapamam’ dedim. Daha sonra Y.İ., beni arayıp ‘Derhal okuldan çık hemen’ dedi. Ben de ‘Niye çıkıyorum ben bir şey yapmadım, en son kontrol etmeyen T. abiydi’ dedim. Daha sonra beni tekrar arayarak ‘Hemen çık yoksa hapse gireriz’ dedi.”
Rapor sonrasında okul sahibi Y.İ., eşi servis aracı şoförü T.İ., mesul müdür B.G., öğretmen A.G., ‘asli kusurlu’ bulundu. D.K.’nın ise ‘tali kusurlu’ olduğuna karar verildi. Güncelleme Tarihi: 26 Eylül 2017, 10:54