Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Atletli kare vatandaşa hakaret'

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Atletli kare vatandaşa hakaret"

Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Atletli kare vatandaşa hakaret'
Yeni Şafak'ta yer alan habere göre Cumhurbaşkanı Erdoğan, Muhtarlar Buluşmasında konuştu.

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...

"Devletinin en üst merci olan Cumhurbaşkanı ile, en yaygın kurum olan muhtarlar bir araya geliyor.

Bu buluşmamızı ülkemizdeki tüm muhtarlarımızla kucaklaşıncaya kadar devam ettireceğiz. Muhtarlarımızın hem mahallelerindeki hem de kurumlar nezdindeki itibarlarının zaten olması gereken seviyeye çıktığı haberlerini alıyorum.

Beni zamanında tahkir etmek için muhtar bile olamaz demişlerdi. Biz biliyoruz ki bunu söyleyenler oturdukları mahallede muhtar adayı olsa seçilemez. Sandıktan başarı ile çıkmak her babayiğidin harcı değildir. Seçimle göreve gelenlerden bazıları ile anlaşamıyor olabiliriz. Milletimize bunu anlatıp izah ederiz. Yeni yapılmakta olan binamızda aynı anda 2 bin kişiye hitap etme, ikramımızı yapma imkanımız olacak. Çok daha seri bir şekilde bu toplantılarımızı devam ettireceğiz.

Türkiye'nin son 16 yılı hiçbirimiz için kolay geçmedi. İlk sınavımızı 2002 yılında, partimin iktidar olduğu, şahsımın yer alamadığı garip durumda verdik.

OHAL. İktidarımızın ilk ayında OHAL'i kaldırdık. Maalesef bölge teröre çok daha farklı bir şekilde tanışma noktasında yol verdi. Şu andaki OHAL'in en önemli özelliği terör örgütlerini defetmek, onları inlerinden bulup çıkarıp gömmektir. Çünkü benim Güneydoğu'daki, Doğu'daki halkım, ülkemdeki halkım huzura kavuşmadıkça biz sorumluluğumuzu yerine getirmiş olmayız. Benim muhtarlarım kaçırılıyor, öldürülüyorsa biz görevimizi getirmiş olamayız. O yüzden OHAL'le birlikte bölgeyi huzura erdirene kadar bu mücadeleyi sürdüreceğiz.

Demokratik reformalar kapsamında farklı dil ve lehçelerde radyo televizyon yayınına biz imkan sağladık. Paramızda istediğimiz kadar sıfır vardı o sıfırları attık. Tuvalete gidiş fiyatımız 1 milyondu. Demokratik ve hukuki reformları da sürdürdük. 2006'de Türkiye Danıştay saldırısıyla karşı karşıya kaldı. 2007'de 27 Nisan elektronik bildiri ve hükümetimizin verdiği güçlü cevap tarihimize altın harflerle yazıldı.

2011 seçimleri öncesinde kasetler yoluyla siyaseti dizayn projesinin MHP'yi de içine alacak şekilde genişlediğine şahit olduk.2013 saldırıların iyice arttığı bir yıl. Reyhanlı saldırıları, 17-25 Arlık emniyet yargı darbesi, dershanelerin kapatılması. 2014 yılı tarihimizin en büyük ihanetlerinden biri olan MİT TIR'ları olayını yaşadığımız bir yıl oldu. Aynı yıl tarihimizde ilk defa doğrudan halkın seçimiyle cumhurbaşkanlığı görevine bu kardeşiniz seçilmiş oldu.

Suriye'deki son durum

Suriye'nin kuzeyinde biz PYD'ye, YPG'ye bir sözde devlet asla kurdurmayız, kurdurmayacağız. Şunu da söyleyeyim; bazıları 'Kürt devleti' filan deyip duruyorlar. Ben bunu Kürt kardeşlerime bir hakaret telakki ediyorum. Zira benim Kürt kardeşlerim, inanıyorum ki Suriye'nin kuzeyinde, Türkiye'nin güneyinde böyle bir oluşuma asla fırsat vermeyecektir.

Cerablus'a, Rai'ye, El Bab'a indik. Oradaki 2000 kilometrekarelik alanı kontrol altına aldık. Hedefleri Akdeniz'e ulaşmaktı. Cudi'de, Tendürek'te, Kandil'de, Gabar'da ne yapıyorsak her yerde bunları nerede görürsek aynısını yapmaya devam edeceğiz.

Demokrasi bu ama hazmedemiyorlar

Bazıları yazıyor, "Şu kadar "Hayır" oyunu nereye koyacaksın?". Geç o işleri. Bir tane "Evet" fazla olursa bu iş bitiyor. Demokrasi bu. Hangisi daha fazla çıkarsa mesele onun lehine bitmiştir. Hazmedemiyorlar. Alışacaklar bu işe. Alışacaklar. Yeter ki biz bir olalım, iri olalım. Hep birlikte Türkiye olalım, bunlara gerekli dersi vermiş oluruz.

Önümüzdeki sorunları çözmek için ya bir yol bulacağız, ya bir yol bulacağız. Şartları önümüze katıp değiştirerek hedeflerimize ilerleyeceğiz. Biz şurada 15 senede 19 bin 500 kilometre bölünmüş yol yaptık. Su konusunda barajlarda hiçbir zaman olmamış sayıda baraj yaptık.

Her dediklerini yapan bir Türkiye hayali ile yanıp tutuşanlar, biz onurlu ve dik bir duruş sergiledikçe adeta kuduruyorlar. İçimizdeki bazıları ile birlikte bu güçlerin en büyük hayalidir ama biz artık eski Türkiye'ye dönmeyeceğiz.

Türkiye'nin çıkarları söz konusuysa kimseyi tanımayız

Türkiye'nin çıkarları, hassasiyetleri, talepleri söz konusu olduğunda kibirle demokrasiden, insan haklarından, bize ders vermekten söz edenlerin, kendi çıkarlarını nasıl her şeyin üzerinde tuttuklarını biz çok iyi biliriz. Her dediklerini yapan, her istediklerini yerine getiren, adeta emirlerine amade bir Türkiye hayaliyle yanıp tutuşanlar, biz kendi ajandamızı takip ettikçe, onurlu ve dik bir duruş sergiledikçe adeta kuduruyorlar ve kuduracaklar.

Şimdi denizin üzerine havalimanı yapıyoruz, bunlar 'İstemezük' diyorlar. Kim bunlar? Komünistler, komünistler. İki ili, Artvin ve Rize'yi kucaklayacak bu havalimanı, adam 'İstemezük' diyor. Bu sol zihniyet, bu komünistler, bunlar hiçbir zaman vatansever, milliyetperver değildir."


'Sen Atatürk'ün atlet giydiğini görüp de resim çektirdiğine şahit oldun mu?'

Kılıçdaroğlu'nun Adalet Yürüyüşü'nde atletle yemek yerken ortaya çıkan fotoğrafıyla ilgili de açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Atletle biri yemek yiyor, bir gazete başlık atmış, vatandaş filanca. Bu benim vatandaşıma hakarettir. Benim vatandaşım, ana muhalefetin başında olacak, çağıracak gazeteciyi gel, benim fotoğrafımı çek, Atatürk'ü atletle görüp de resim çektirdiğine şahit oldun mu?" dedi.
Güncelleme Tarihi: 22 Ağustos 2017, 15:06
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER