Resmi Gazete’de Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik yayımlandı. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın “Gözümüz aydın” diye paylaştığı, 1 Eylül’de yürürlüğe girecek olan yönetmelikle birlikte var olan önceki sözleşme ve ödeme yönetmeliğinde bazı değişiklikler gerçekleşti.
Türk Tabipleri Birliği yönetmeliği, “Sağlık Bakanlığı, yeni Aile Hekimliği Yönetmeliği’nde de hiç şaşırtmadı! Hastalarımıza zaman ayırmamızı istemeyen, performans ile ‘daha çok hasta’ dayatmasını körükleyen, özlük haklarımızı iyileştirmeyen düzenlemeler; ne hekimler ne sağlık çalışanları ne de toplum yararınadır” ifadeleriyle eleştirdi.
“EBEYİ, HEKİMİ, HEMŞİREYİ, HASTAYI TÜKETEN YÖNETMELİK”
Birlik ve Dayanışma Sendikası (BDS) ise yürürlüğe girecek olan Aile Hekimliği Yönetmeliği hakkında basın açıklaması yaptı. Yönetmeliğin yoğun çalışma koşulları altında ezilen aile hekimlerini, ebeleri, hemşireleri tüketen bir zihniyetle hayata geçtiğini belirtilen sendika açıklamasında, “Sağlığın ticarileşmesinin nedeni olan sağlıkta dönüşüm zihniyeti, karşımıza ebeyi, hekimi, hemşireyi yok sayan bu yönetmelikle çıktı. Öngörülen hasta yüküne orantılı model, sorunumuz olan sağlıkta dönüşümün cisimleşmiş halidir ve bu durum kaygı vericidir. Yurttaşlarımızı yük, emeğimizi ürün gören, bizi performans baskısıyla tüketen, sağlıkta şiddeti körükleyen, bizsiz yazılan yönetmeliği kabul etmemiz mümkün değildir” denildi
“DAHA ÇOK HASTA BAK, DAHA ÇOK TETKİK İSTE, DAHA ÇOK İLAÇ YAZ”
Aile hekimliğinin tüketildiği belirtilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
* Yönetmelikte daha çok hasta bak, daha kısa sürede hasta bak, daha çok ilaç yaz, daha çok tetkik iste dayatması vardır. Zaten yoğun çalışma koşulları altında ezilen hekimin daha çok tükenmesi demektir.
* Aile Sağlığı Merkezlerinde çalışan, tek tek hastaları arayan, onları ömür boyu koruyacak aşılarını ana babasından daha fazla takip eden, milyonlar çocuğumuzun otizm taramalarının, milyonlarca yurttaşımızın kanser taramalarının yapılması için fedakarca çalışan ebe ve hemşirelerimizin ismi dahi anılmamış.
* Erken tanıya ulaşamayan, sağlığı koruyucu tedbirlerin önemsenmediği, randevu bulamayan yurttaşlar bu yönetmelikte bir hekimin sekseninci hastası olmaya, ticarileşen sağlığın içinde bir hesaplama aracı olmaya itildi.
YASALARA AYKIRI MADDE İÇERİYOR
Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Dr. Gürsel Özer de yeni yönetmelikle ilgili şunları söyledi:
– Yönetmelik, tüm hukuksal normlara ve yasalara aykırı bir madde içermektedir. Eğer tüm bu iyileşmeleri, koşula bağlı olmaksızın yapılacak olan destek ödemesini ve yine koşula bağlı olarak yapılan poliklinik sayısına bağlı verilecek ücretlendirmenin kriterini maalesef ceza puanlarıyla şartlandırmıştır. Yani 10 ceza puanı alırsanız 1 ay, 20 ceza puanı alırsanız 2 ay, 20’nin üzerinde ceza puanı alırsanız 3 ay bu ödemelerden faydalanamıyorsunuz. Bu şartlandırma uluslararası normlara aykırı bir durumdur.
– Eğer bir fiil varsa ortada o fiilin cezası tek olur. Bir suçtan iki tane cezalandırma yapamazsınız. Bir gün işe geç geldi, 5 ceza puanı aldı, sizin buna bir ay para ödeyemem demeniz aynı fiile iki tane ceza vermeniz demektir. Yapılması gereken şudur; 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda da böyledir ki, bizler de kamu çalışanıyız sonuçta. Eğer siz işe gelmeyene ihtar puanı veriyorsanız sadece onu verebilirsiniz. İşe geç gelmenin cezası şu kadar TL’dir derseniz onu verebilirsiniz. Aynı anda iki ceza veremezsiniz. Bu anlamda bu yönetmeliği maalesef dava edeceğiz.
– Diğer bir handikap ise birinci basamağı poliklinik alanı olarak görme isteğinin tezahür etmesidir. Yani çok hasta bakarsan çok para veririm, az hasta bakarsan az para veririm anlayışı. Bizde beklenti bu değildir. Bizim kayıtlı hasta sayımız bellidir bu kayıtlı kişilerin polikliniğe başvurma oranları bellidir. Bizim yapacağımız işin karşılığı ya da nitelikli hizmet vermemiz bakılan hasta sayısıyla ölçülmesi son derece yanlıştır.
