Cildiniz sonbahara hazır mı?

Yaz aylarında güneşin kuruttuğu, deniz tuzu ve klorun nemsiz bıraktığı, bazen de benlerde değişiklik ve mantar gibi sorunlar yaşayan cildimize bakım yapmanın tam zamanı… Dermatoloji Uzmanı Prof.

Cildiniz sonbahara hazır mı?

Yaz aylarında güneşin kuruttuğu, deniz tuzu ve klorun nemsiz bıraktığı, bazen de benlerde değişiklik ve mantar gibi sorunlar yaşayan cildimize bakım yapmanın tam zamanı… Dermatoloji Uzmanı Prof. Dr. Emel Güngör, yaz sonu ortaya çıkan cilt sorunlarını ve çözüm yollarını şöyle anlattı…

1-GÜNEŞ LEKELERİ

Tedavisi oldukça zor ve sabır gerektirir. Daha çok kadınlarda alında, yanaklarda bazen dudak üzerinde kahverengi lekeler halinde ortaya çıkar. Önlem almak tedavisinden daha kolaydır. Hem önleyici olarak hem tedavi aşamasında güneşten koruyucu kremlerin kullanılması şarttır. Güneş koruyucular sık sık yinelenmeli ve uygun güneş koruyucu kremlerin seçilmesi önemlidir. Tedavide lekeleri giderici/azaltıcı kremler önerilir, bunların sabırla ve düzenli olarak kullanılması gerekir çünkü tedaviye yanıt alınması haftalar hatta aylar sürebilir. Kremlere ilaveten mezoterapi, mikroiğneleme, yoğun ışık atımı (IPL), lazer, kimyasal soyma gibi işlemler de yapılabilir. Bu tür girişimlerin bazen tam tersi etki oluşturabilme riski yüzünden uygun mevsimde tecrübeli hekimler tarafından yapılması gerekir. Bu nedenle dermatoloji hekimine başvurmak çok önemlidir.

2- CİLT KURULUĞU

İnce çizgilerin oluşması da güneşin başka zararlarından biri. En önemli ‘anti-aging’ güneşten korunmaktır denmesinin sebebi de bu yüzden…  Kırışıklıklara karşı cildi nemli tutmak da çok önemli. Yaşlanma karşıtı ve/veya antioksidan olarak önerilen kremlerin çoğu cildin daha çok üst tabakalarında etkili olur ama asıl kayıp kremlerin çok da ulaşamadığı cildin alt tabakalarındadır. Son yıllarda sürekli yenilenen ürünlerle bu kaybı azaltabili ve eksileni yerine koyabiliriz. Mezoterapi yöntemiyle minik iğnelerle cildin alt tabakasına gerekli vitamin, peptid, hyalüronik asit gibi maddeler enjekte edilir. Son yıllarda oldukça etkili başka bir yöntem beş nokta tekniği ile cildi sıkılaştıran ve kalitesi artıran iki farklı yapıdaki hyalüronik asit enjeksiyonlarıdır. Ne yazık ki piyasada çok fazla ürün var. Bunların bir kısmının yeterli belgesi yok ve bazen yetkisiz ve bilgisiz kişiler bu girişimleri yababilir. Yine lazer, mikroiğneleme, altın iğneli radyofrekans ile cildin kendi hücrelerini uyararak cilt kalitesini artırmak mümkündür. Bu tür girişimlerin sadece hekimler tarafından yapılması gerektiği unutulmamalı ve kullanılan ürünler iyi seçilmelidir. Ayrıca canlı bir cilt yapısı için sağlıklı beslenmek çok önemli. Vitamin ve mineral dengesi iyi ayarlanmalıdır.

3-BENLERDEKİ DEĞİŞİKLİKLER

Yazın güneşe maruziyetin artması, yeterince ve doğru şekilde güneşten korunmama nedeniyle deri kanserleri en hızlı artan kanserlerdendir. Birkaç farklı deri kanseri vardır, bazıları daha ileri yaşlarda görülse de en tehlikeli ve ölümcül olabilen melanom adlı deri kanseri ne yazık ki genç-orta yaşlarda görülmektedir. Dolayısıyla herkesin aylık olarak yapacağı düzenli cilt gözlemleri yani kişinin cildini kendinin muayene etmesi çok önemlidir. Var olan benlerinizde renk, şekil, büyüklük veya yüzey değişiklikleri gördüğünüzde ya da yeni çıkan ben fark ettiğinizde dermatoloji hekimine başvurmanız erken tanı ve tedavi şansı sağlar.

4-MANTAR

Çıplak ayakla gezmek, ayağın nemli kalması kolaylaştırıcı etkenlerdir. Havuz, hamam gibi ortak kullanım alanlarından ve pedikür gibi işlemlerde steril edilmeyen ortak kullanılan malzemeler aracılığıyla bulaş olmaktadır. Ayak parmak aralarında veya ayak tabanında soyulma, kaşıntı, kuruluk ve/veya su dolu kabarcıkların olması durumunda mantardan şüphelenmenizi ve dermatoloji hekiminden tedavi için destek almanızı öneririm. Tedavi edilmeyen durumlarda mantar yakınlarınıza bulaşabilir veya derinizde daha ciddi başka enfeksiyonlara yol açabilir.

 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER