Çocukların şiddetten ve zorbalıktan en çok etkilenen kişiler olduğunun altını çizen Bilirkişi Pedagog ve Psikolog Ebru Keyifli, “Bilhassa engelli çocuklar, şiddetin ve zorbalığın tam ortasında kalabiliyorlar. Engelleri nedeniyle de birçok süre zorbalığın sonucundan daha fena bir biçimde etkileniyorlar.” açıklamasında bulundu.
Uzman Pedagog ve Psikolog Ebru Neşelendirici
200 MİLYON ENGELLİ ÇOCUK VAR
Dünya Sıhhat Örgütü verilerine kadar, dünya genelinde takriben 200 milyon engelli çocuğun bulunduğuna uyarı çeken Ebru Neşelendirici, “Bu çocuk nüfusunun yüzde 10'una denk gelmektedir. Bu istatistikler içinde bulunan çocuklar ya engelli olarak doğmakta ya da 19 yaşından önce herhangi bir sebeple engelli ayla gelmektedir.” diye konuştu.
Toplumsal Haklar ve Araştırmalar Derneği (TOHAD)'ın 2016 yılında hazırladığı Engelli Bireylere Karşın Maddesel Cinsel Kuvvet, İstismar ve Kötü Muamele Olayları İzleme Raporu'ndaki verilerden örnek veren Pedagog Ebru Neşe Saçan, “Tablo incelendiğinde 99'u (yüzde 25,32) 15 yaşın altında, 42'si (yüzde10,74) ise 16-18 aralığına olmak üzere toplam 141 engelli çocuk, fiziksel/cinsel hamle ve fena muamele mağduru olmuştur.” dedi.
Engelli çocuklar ile gençlere uygulanan zor ve despotluk konusuna değinen Pedagog Ebru Keyifli, UNICEF'in 2013 yılında yayınladığı Engelli Çocuklar Raporu'ndaki detayları paylaştı:
• Dünya genelinde engelli çocuklar, engelsiz akranlarına göre 3.7 kat daha fazla şiddete maruz kalmaktadır.
• 3.6 kat daha fazla bedensel şiddetin mağduru olmaktadır.
• 2.9 kat daha artı cinsel şiddetin mağduriyeti yaşamaktadır.
ŞİDDET NASIL ENGELLENEBİLİR?
Kuvvet ortamında en dezavantajlı kalan grupların ise zihinsel engelli ve psiko-sosyal engelli çocuklar grubu olduğunu vurgulayan Keyifli, “Güç ve zorbalığın engelli çocuklar üzerindeki istatistiksel sonuçları son derece vurucudur. O zaman zorbalığın ve şiddetin yalnızca engelli bireylere yok her canlıya karşı olmaması için neler yapılmalıdır? Eğitim, eğitim, eğitim!” açıklamasında bulundu.
Keyifli sözlerini şöyle tamamladı: “Aile eğitimlerinden tutunda, okuldaki öğretmenlere, yöneticilere, okuldaki çocuklara bu eğitim mutlaka verilmelidir. Zorbalığın ve şiddetin önlenmesi verilecek dışsal yani canice yöntemleri ile değil, içsel değişim ile olmalıdır. Bunun için de toplumun bilinçlendirilmesi, aile içi eğitimler, medyanın sağduyu desteği, okullarda yaşıt zorbalığı ile ilgili derslerin koyulması, kişisel gelişimine katkı sağlayacak kişileri misal alarak empati becerisinin arttırılması, değerler eğitiminin üstünde durulması gibi böylece fazla adım sayılabilir. Çocuklarımız için zorbalığın ve şiddetin bir gün en ince ayrıntısına kadar değil olacağı bir dünya temenni ederim.”
