“Kanser hücresi yaşamak için her canlı gibi azot (protein), şeker ve yağa gereksinim duymaktadır. Vücutta üzüm şekeri dışarıya ikinci manâlı enerji kaynağı ise proteinlerin yapı taşlarından glutamindir. Glutamin hem azot ayrıca de dekstroz kaynağı olarak atama yapar.” şeklinde konuşan Prof. Dr. Sezer Sağlam, önemli bir açıklama yaptı: Uzun yıllar kanser hücrelerinin şekeri, oksijensiz ortamda parçaladığı düşünülmüş ama bunun böyle olmadığı son 5 yılda anlaşılmıştır.

Glikozu bile hücresel içine alırken insulin kullanmamaya uyarı eden kanser hücresi tek bir enerji kaynağına bağımlı olmayı reddeder ,tıpatıp ülkelerin enerji için kullandıkları kaynaklar gibi.

İLK DEFA ORTAYA KONULDU

Yuneva ve Lucas’ın son çalışması (Nature Metabolism;Nisan 2020) tümördeki bu mekanizmanın nasıl işlediğini ilk kez ortaya koymuştur. Herşeyden derhal yararlanan ve istediğinde başka kaynağa yönelen bu duruma buna metabolik elastikiyet adını koydular.

Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Sezer Sağlam çalışmanın detaylarınına uyarı çekti:

1.Carbon 13 isotop takibi ile glikozun ve glutaminin ilk kere krebs siklusuna katıldıkları görülmüş oldu. Diğer bir deyişle sağlıklı hücreler gibi glikozu bol güç kaynağı üreten bir şeklide parçalayabiliyorlar.

2.Sadece glikozu deği,ayrıca serine ve glisin adlı iki aminoasiti tümörde varolan mutasyonlar ile özel olarak şipşak biriktirdikleri saptandı.

3.Eğer ot gibi yaşama hücresinin içinde aminoasitlerden glikozun oluşumu hap müdahalesi ile engellenirse ,hücreli içi yağ üretimini arttırmaya derhal başladığı gösterildi.

4.Eğer tümörün glutamin kullanmasını engellerseniz,bu seferde alanin aminoasitini glutamine çevirdiği gözlendi.Zorda kalırsa diğer birkaç aminoasidi de glutamine çevirmektedir.

5. Kısaltması DON adlı kimyasal madde ile glutaminin hücreye girişini durdurmuşlar,bu sefer hemen glikozu krebs siklusuna girişi çabucak arttırrark hücre yeniden devreye almıştır.

6.Eğer tümörün yağdan enerji kullanımını sağlayan FASN'ı bloke ederseniz tümörlerin yükselme hızı yavaşlıyor ama durmuyor ve benzer boyuta daha uzun zamanda ulaşıyor ve hücresel içine başka yağları alarak çeşitlendirmek için yeni bir yol buluyor.

Kanser hücresi ,enerji sağlamka için kendine herşekilde bir yol bulmaktadır ve bunun yeni ismi tümörün metabolik esnekliği olarak adlandırılıyor.

Önemli olan etkin olan mutasyonun bulunması ve akıllı ilaçlar ile enerji tüketimini sıfırlamaktı. Birazcık daha çalışmamız gereken yolumuz var.

İLGİLİ HABER'Kanser tedavisinde C vitamini kullanımının yeri yok'