Prof. Dr. Omay: ’70 milyon kişiye tanı konulduğunda, 3’üncü döneme girilecek

‘Cümbür Cemaat Tepe Noktasını Merak Ediyor’ adlı bir hitabe hazırlayan Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi ve Türkiye Ekonomi Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Prof.

Prof. Dr. Omay: ’70 milyon kişiye tanı konulduğunda, 3’üncü döneme girilecek

‘Cümbür Cemaat Tepe Noktasını Merak Ediyor’ adlı bir hitabe hazırlayan Atılım Üniversitesi İşletme Fakültesi İktisat Bölümü Öğretim Üyesi ve Türkiye Ekonomi Kurumu Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Tolga Omay, corona virüsüne (Covid-19) ilişkin ayrıntılı analizler yaptı. “Doğrusal olmayan Ekonometrik Model” ile analizlerini yapan Omay, Covid-19'un dünya ve Türkiye'deki durumuna ve etkilerine ilişkin kayda değer sonuçlar ortaya koydu.

Prof. Dr. Omay, ortaya koyduğu çalışmaya ve pandemi sürecine ilişkin direktifler yaptı. Prof. Dr. Tolga Omay, “Geleneksel yöntemlerin uzun dönemli sağduyu yapma yeteneklerinin kısıtlı olmasından dolayı egzersiz arkadaşlarım ile birlikte uzun dönemli dinç öngörüler elde edebilecek yeni bir metot geliştirdik.

Bu metot üzerinden uzun dönemde, pandeminin zirveye ulaştığı günlerde toplam vaka sayısının kaç olacağı, irtifa gününe kaç günde ve hangi gün ulaşılacağı belirlenmiştir. Bu sayede, pandeminin az önce açılış dönemlerinde gelecekte ulaşabileceği hacim öngörülebilmektedir.

Salgının başlamasını izleyen 1-2 hafta içerisinde elde edilen verilerle, salgının kaç gün süreceği, virüsten etkilenecek birey sayısının hangi rakamlara çıkabileceği geliştirilen model kadar belirlenebilmektedir. Kritik öneme sahip olan sayıların erken dönemde öngörülebilmesi, alınacak tedbirlerin salgın ile en etkili şekilde mücadele edilmesine olanak verecek, başta yoğun bakım elde etmek üzere hasta yatak kapasitesinin optimal düzeyde ayarlamasını ve alınan tedbirlere zorunlu düzeyde uyulmaması halinde ortaya çıkacak alevlenmelerin sinyallerinin erken dönemde alınmasına imkan tanıyacaktır” dedi.

HAFTA İÇİ SALGIN YOKMUŞ GİBİ DAVRANILIYOR

Omay, modelin parametrelerinin, pandemi mücadelesinde başvurulan tedbirler değiştirildiğinde, değiştirilmekte olduğunun da altını çizdi. Çalışmanın en son 14 Nisan’da güncellemiş olduğunu belirten Omay, “Yapmış olduğum değerlendirmeler neticesinde, sokağa çıkma kısıtlamalarının eksik da olsa bir sapmaya sebebiyet verdiği ve tepe noktasına ulaşmayı geciktirmiş olduğunu belirledim.

Vatandaşlarımız hafta sonu sokağa çıkmadıkları için pandemi mücadelesinde görevlerini yerine getirdiklerini düşünmekte, oysa ne yazık oysa, hafta içi neredeyse salgın yokmuş gibi davranmaktadır” şeklinde konuştu.

BAZI ÜLKELERDE PANDEMİ ÇOK UZUN SÜRECEK

Çalışmadan elde ettiği sonuçların arasında en ilginç sonucun ne olduğu sorulması üzerine Omay, “Beni en şaşırtıcı semptom; bazı ülkelerin pandemiyle oldukça uzun bir vakit uğraş edecek gibi gözükmektedirler ama salgını uzun süre gündemlerinde tutacak olan ülkeler, güneyimizde kalan ve Osmanlı toprakları biçiminde adlandırabileceğimiz bir coğrafyada bulunmaktalardır” ifadelerini kullandı.

Omay, “Pandemi, ne yazık ama Afrika’da çok uzun sürecek gibi gözükmektedir. Bazı Orta Doğu ülkeleriyle Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinde salgın oldukça uzun sürecek gibi gözükmektedir. Adı geçen ülkelerde yoklama amaçlı tedbirlerin yeterince alınmaması gerçeğiyle karşı karşıyayız. Açıklanmış ülkelerde hastalığın kontrolsüz bir şekilde yayılacağı gözükmektedir.

Hastalığın kontrolsüz bir şekilde yayılmasıyla, Orta Doğu ülkeleriyle Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinde işlem fazla çabuk bir şekilde yaşanıp atlatabilecek oysa ne yazık oysa buna karşın vefat sayıları çok yüksek rakamlara ulaşacaktır” biçiminde konuştu.

Söz konusu ülkelerle olan tarihi, kültürel ve ticari bağlar sebebiyle, bölgenin lider ülkesi konumunda olan Türkiye'nin zor günler yaşayacak olan ülkelere yardım vermesi gerektiğinin de altını çizen Omay, “Bu bölgelerde oluşacak kontrolsüz salgının ülkemizi de etkileyeceği unutulmamalıdır” ifadelerini kullandı.

“UZAKTAN EĞİTİM DEVAM EDECEK”

Pandemi sürecinin kısa ve uzun vadedeki etkilerini de değerlendiren Omay, okulların kısa dönemde açılabileceğini düşünmediğini belirterek, “Okulların açılması halinde, süreci kontrollü bir şekilde yönetebilecek durumda değiliz, çocuklar çok çabuk şekilde birbirlerine hastalığı geçirip eve taşıyorlar, eve taşıyınca da tüm konut halkına taşımış oluyorlar” şeklinde konuştu. Omay, “Önümüzdeki dönemde de uzakta eğitime devam edileceğini düşünüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

“TURİZMLE İLGİLİ FAZLA TEDBİRLİ OLMAMIZ GEREKİYOR”

Ticaretle uğraşanlar için antikor testleri ve antikor pasaportu uygulamalarının yapılması gerektiğini bildiren Omay, “İnsanları işgücüne katarak süreci kendi lehimize çevirmemiz gerekiyor” dedi.

Çin’in birçok üretim alanından çekilmek zorunda kaldığını söyleyen Omay, “Çin’in çekildiği alanları kısa vadede doldurabilme şansımız var ” ifadelerini kullandı.

Turizme ilişkin değerlendirmelerde de yer alan Omay, “Turizmle ilgili olarak çok özenli olmamız gerekiyor. Pandemi mücadelesinde bu değin başarı sağlamışken, dünya ülkelerine örnek olarak gösterilirken, turist onaylama durumumuzun kısa dönemde azıcık zorlama olduğunu görüyorum açıkçası.

Başta salgının çok önemli rakamlara ulaştığı Rusya Federasyonu ve Batı Avrupa ülkelerinin, Türkiye turizminin başlıca pazarları olduğunu düşündüğümüzde, turist kabul etme maliyetinin yüksek olabileceği akıllara gelmektedir” dedi. Omay, “Bir De, Türkiye'nin sağlık durumu altyapısı ve çalışanları, pandemi mücadelesini başarıyla sürdürerek tüm Dünya ülkelerine misal olmaktadır. Türkiye, pandemi mücadelesiyle sağlık turizmi alanındaki olumlu yer ve imajını daha da geliştirmiştir. O Kadar sanıyorum ancak pandemi ardından Türkiye sağlık turizmindeki yerini çok daha yukarılara taşıyacaktır” değerlendirmesinde de bulundu.

“1,5-2 YILDAN DAHA ERKEN BİTMEZ”

Corona virüsüne ilişkin öngörülerini de anlatan Omay, “1,5-2 sene arasında fakat biter bu iş. Daha erken bitme ihtimali değil. Modelin yaptığı tahminlere tarafından; dünya iki tane döngü yaşayan hemen, o da gözüküyor zaten. Birincisi, Çin’den Avrupa’ya gelen döngü ve takiben Avrupa’nın merkez haline gelip Amerika ile birlikte merkez olduğu döneme geçiş. Şu Anda süreç güney yarım küreye taşındı. Brezilya'da rahatsızlık tez yayılmaya başladı. Döngü yukarıya içten yükselme yapacak” biçiminde konuştu.

Omay, “Bu da aramak oluyor ki önümüzdeki Eylül-Ekim döneminde baştan tedbirleri gözden geçirip kontrolü elden bırakmadan devam etmemiz gerekiyor yahut hastalık hızla tekrar artacaktır. Turizmi ele alacak olursak yüksek doluluklarla geçireceğimiz yaz aylarını da bu sene fazla zor geçireceğiz” dedi.

“70 MİLYON KİŞİYE TEŞHİS KONULDUĞUNDA 3. DÖNEME GİRİLECEK

Pandemi sürecine ilişkin iyi ve kötü senaryoların neler olduğunun sorulması üstüne Omay, şunları söyledi:
“Modelin yaptığı öngörüye göre 70 milyona yakın kişiye tanı konulduğunda, dünya 3'üncü döneme yani normalleşme dönemine girecektir ki bu süreç 1,5 sene içerisinde yaşanacaktır.”

Pandeminin hesaplı etkilerini de yorumlayan Omay, “Bizim firmalarımızı hemen koruyabilme şansımız var” dedi. Omay, stratejik firmaların devlet desteğiyle ayakta tutulabilmesine uyarı çekti. Omay, firmalara ilk önce define kanalı ile sağlanacak nakit desteklerin en etkin politika olacağını açıklama etti. Para politikasının talep yönü olan iktisadi krizde çözüm sağlamayacağını bildiren Omay, pandemi sürecinde tarımın önemini de vurguladı. Pandemi sürecinde ve sonrasında ekonominin durumuna ilişkin de konuşan Omay, imal desteklenmesi gerektiğinin altını çizdi.

“ÖNEMLİ OLAN SÜRECİ DENETLEMEK”

Türkiye’de corona virüsü sürecinin gidişatını değerlendiren Omay, “Türkiye’nin geneline yayılması beklenen bir virüsten laf ediyoruz. Virüsün ülke geneline yayılması bir yılda mı olur, iki yılda mı olur, süreci gözden geçirmek kayda değer olan” dedi.

Omay, “İnsanlarımızı bundan nasıl koruyabiliriz, belli başlı manâlı olan o. Olgu sayılarını, ne yaparsak yapalım, ilaç ve aşı bulunmadığı takdirde durmadan yayılacak, durmayacaktır” ifadelerini kullandı.

Kontrollü dağılım, hızlı ve etkin filyasyon için büyük veri merkezlerinin kurulmasının ve teknolojik araçlar ve istatistik yöntemlerin kullanılarak bundan sonraki dönemlere de hazırlık yapılmasının gerekli olduğunu ifade eden Omay, bu gaye için Atılım Üniversitesin İşletme Fakültesinde uzun bir süredir hazırlık yaptıklarını ve yeni dönemle birlikte bahsedilen eğitimin başlatılacağını da söyledi.

“TOPLUMUN YÜZDE 60’INDA ANTİKOR GELİŞECEK GİBİ GÖRÜNÜYOR”

“2-3 senenin sonunda toplumun yüzde 60’ında antikor gelişecek gibi gözüküyor. Bu süreci kontrollü atlatmak gerekiyor, korkarak yaşayacak halimiz değil” diyen Omay, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu süreci, yavaş ve afiyet sistemini çöküntüye uğratmayacak şekilde geçirmemiz gerekiyor ama ölüm sayılarını minimum düzeylerde tutabilelim. Bizi belli başlı ilgilendiren işlem budur.”

Omay, ikinci manâlı olanın ise ekonomik işlem olduğunu yineledi.

Hükümetin pandemi sürecinde son derece tedbirli davranmakta olduğunu ve neticesinde de olumlu sonuçlar almakta olduğunu kaydeden Omay, “Türkiye Cumhuriyeti Devletinin pandemi mücadelesindeki hassasiyeti neticesinde kaydettiği başarısını gönülden kutluyor ve devamını diliyorum” dedi.
(İHA)

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER