Ramazan’da beslenme önerileri

On bir Ayın Sultanı Ramazan ayına günler kala Eyüpsultan Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü besin ve diyet uzmanı Şeyda Demirçelik, Ramazan Ayında nasıl beslenmesi gerektiği konusunda bilgi verdi.

Ramazan’da beslenme önerileri

On bir Ayın Sultanı Ramazan ayına günler kala Eyüpsultan Belediyesi Sosyal Destek Hizmetleri Müdürlüğü besin ve diyet uzmanı Şeyda Demirçelik, Ramazan Ayında nasıl beslenmesi gerektiği konusunda bilgi verdi. Şeyda Demirçelik, " Üç esas öğün ve birkaç ara öğün biçiminde önerilen besin düzeni yerini 2 belli başlı öğüne bırakmaktadır. Öğün saatlerinin geç olması ve gece metabolizma hızının düşmesi öğünlerde tüketilen besinlerin vücutta yağ olarak ambar edilmesine niçin olmakta ve bu da istenmeyen kilo artışlarına sebebiyet verebilmektedir” dedi.

“MEYVELİ HAFİF TATLILAR HAFTADA 1-2 KEZ TERCİH EDİLEBİLİR”

Gıda şekliyle ilgili bilgiler veren Şeyda Demirçelik, “Ramazan ayı süresince yeterli ve dengelenmiş beslenmeye özen gösterilmelidir. İftar ve sahur boyunca yeterli akışkan alınmaması baş ağrısı, bulantı, halsizlik, tansiyon düşmesi gibi afiyet problemlerine yol açabilir. Günlük 2-2.5 litre su tüketilmelidir. Kan şekerini ani yükseltip düşüren ve ivedi acıkmaya neden olan beyaz un ve şeker içeren besinler yerine tam buğday, çavdar ya da kepek unundan yapılmış ekmek, makarna veya bulgur seçim edilmelidir. Besinler dinç yöntemler olan ızgara, fırın, haşlama veya buğulama usülleri ile pişirilmelidir. Şerbetli tatlılar yerine sütlü veya meyveli hafif tatlılar haftada 1-2 kez tercih edilebilir” dedi.

“SAHURDA NASIL BESLENİLMELİ”

Demirçelik, “Sahur, insanları oruca hazırlayan en önemli öğündür. Sahurda; kızartma, kavurma, salam, sosis, sucuk (şarküteri ürünleri) vb. gibi fazla yağlı, çok baharatlı, tuzlu yiyeceklerden uzaktan durulmalıdır. Bunlar daha fazla susamaya niçin olacağı için oruç tutmamızı güçleştirecektir. Sahurda uzun vakit tokluk hissi verecek yumurta, yoğurt, süt, az yağlı peynir gibi protein içeren besinler; ham ve tuzsuz fındık, ceviz, badem gibi tok tutan yağlı tohumlar, zengin lif içeriği ile bağırsak hareketlerini arttırmaya tezgâhtar taze sebze ve meyveler tercih edilmelidir” diye konuştu.

“İFTARDA NASIL BESLENİLMELİ”

Demirçelik, “Uzun süren özlem sonrası kan şekerinin düşmesi sonucu süratli ve çok fazla miktarda yemeye cereyan olmaktadır. Bunun önüne geçebilmek için oruç 2 bardak ılık su 1-2 adet hurma ile açılmalıdır. 1 kase çorba ve avuç içi büyüklüğünde pide ile yemeğe devam edilmeli, sonrasında 15-20 dakika ara verilmelidir. Unutulmamalıdır ama beyne tokluk sinyali 15-20 dakikada ulaşmaktadır. Gerisinde belli başlı yemeğe geçilmeli, lokmaları yavaş ve iyi çiğneyerek yemeye dikkat edilmelidir. İftarda; ızgara, haşlama veya fırında pişirme yöntemleriyle hazır et, tavuk ya da zeytinyağlı sebze yemekleri, etli sebze yemekleri, kuru baklagilleri tercih etmeli, ağır hamur işleri, kızartma, kavurma, yağda kızartılmış şerbetli hamur tatlılarından uzaktan durulmalıdır” şeklinde konuştu.

Demirçelik, “İftar ve sahur arasındaki vakit diliminde ilk kez tatmin edici su tüketimi sağlanmalıdır. Metabolizmayı hızlandıran ve yağ yakımına yardım olan yeşil akarsu 1-2 fincan tüketilebilir. Hamur işleri ve şerbetli tatlılar yerine, lif içeriği yüksek taze meyveler, yoğurt gibi probiyotik ürünler, kan şekerini dengeleyen ve tokluk hissi karşılayan yulaf ve ham fındık, ceviz, badem gibi dinç besinlerden oluşan bir ara öğün daha dinç bir seçim olacak ve kilo kontrolünün sağlanmasına asistan olacaktır" dedi.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER