Sağlık çalışanları corona sürecinde her gün kahramanlık hikâyesi yazıyor

Dünyada etkisini sürdüren COVID-19 salgınıyla mücadelede Türkiye sıhhat alanında bir galibiyet hikayesi yazıyor.

Sağlık çalışanları corona sürecinde her gün kahramanlık hikâyesi yazıyor

Dünyada etkisini sürdüren COVID-19 salgınıyla mücadelede Türkiye sıhhat alanında bir galibiyet hikayesi yazıyor. Dünyada söz konusu salgınla en etkin mücadeleyi belirten ülkelerin başında gelen Türkiye'nin bu başarısında en büyük pay sahibi ise kuşkusuz sağlık çalışanları…

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Pembe İzler (Pİ) Kadın Kanserleri Dernek Başkanı Arzu Karataş da bu süreci en yakından deneyimleyen isimlerin başında geliyor.

HERKES NE GEREKİYORSA YAPTI

aynı zamanda özel bir hastanenin yöneticiliğini yapan Açlık Karataş, COVID-19 salgınının bütün dünya için yepyeni bir tecrübe olduğunu belirterek, “Fakat her ülke, her topluluk kendi deneyiminin belirleyicisi ve kahramanı oluyor aynı zamanda” dedi.

Sağlık Durumu çalışanlarının hem Türkiye’de hem de dünyada çok kayda değer bir işlem yaşadığının altını çizen Karataş, sözlerine şöyle devam etti:

* Yoğun bir hasta talebi, tam tedavisi olmayan bir rahatsızlık ve bundan başka kendilerine bulaşma riski var; hastaneden eve gittiklerinde, evdeki sevdiklerinin sağlıklarını riske atma ihtimalleri var.

* Ben fazla uzun senelerdir hastane yöneticiliği yapıyorum ve kendi adıma şunu söyleyebilirim ama, Türkiye bu konuda çok başarılı bir işlem yaşadı. Halk hastaneleri, özel hastaneler, herkes ne gerekiyorsa yaptı. Sağlık Durumu çalışanları sahiden kocaman kalpli kahramandılar ve hâlâ mertlik yapmaya devam ediyorlar.

BURADAYIZ, BAŞARACAĞIZ HİSSİ

* Aralarında hastalananlar oldu, maalesef hayatlarını kaybedenler oldu. Üzüldük, içimiz yandı fakat bir dakika bile ara vermeden hastaların tedavisi için koşuşturmaya devam ettiler. Hemşiresinden afiyet teknisyenine, ambulans şoföründen doktoruna herkes canla başla, hastaların sağlığı için çalıştı.

* İnanın, 7/24 hastanedeydik, arkadaşlarımın gözlerinde gördüğüm ve tanık olduğum tek şey vardı: “Buradayız, başaracağız duygusal“. Başardılar, başardık da… Ben bir sıhhat çalışanı olmaktan bu dek çok gurur duyduğum, bu kadar çok mutlu olduğum bir dönem yaşamadım.”

AMAÇ TOPLUMDA FARKINDALIK YARATMAK

aynı zamanda Pİ Bayan Kanserleri Derneği'nin de Başkanlığı’nı yürüten Açlık Karataş, derneğin faaliyetleriyle ilgili de “2014 Ekim ayında, ilk önce meme kanseri elde etmek üzere, rahim, yumurtalık ve rahim ağzı gibi kadına özgü kanserler konusunda toplumda farkındalık meydana getirmek ve bedensel ihtiyacı olan kadınlara destek olmak için yola çıktık” dedi.

Karataş Türkiye’de her sekiz kadından birinin meme kanseriyle tanıştığını belirterek, her yıl 21 bin kadına meme kanseri teşhisi konulduğunu hatırlattı.

ERKEN TEŞHİS YAŞAM KURTARIYOR

Diğer bayan kanserlerine ilişkin de bilgi veren Arzu Karataş, şunları söyledi:

* 5 bin kadın rahim kanseri, 3 bini aşkın kadın yumurtalık kanseri ve 2 binden fazlası rahim ağzı kanseri tanısı alıyor. Ancak, kanserde erken teşhis yaşam kurtarıyor. İşte biz bu yüzden Pİ Kadın Kanserleri Derneği olarak farkındalık oluşturmaya çalışıyoruz.

* aynı zamanda tanı almış kadınların da yol arkadaşı olmaya çalışıyoruz. Çare imkânı bulunmayan kişilere yardım olmayı amaçlıyoruz. İki yıl önce jinekolojik kanserlerdeki toplumsal farkındalığı artmak için başlattığımız Pembe Rota projesiyle hedefimiz kadınları bilgilendirmek ve 10 bin kadına bedava tetkik imkanı sağlamaktı.

* İstanbul, Bursa, Bodrum ve 2 bin kadının bedava muayene edilmesini sağladık. Kanser saptanan kadınların ameliyatlarını üstlendik. Şu sıralar, dijital olarak çalışmalarımız sürüyor. Kanser tedavisi görebilen ve koltuk altı lenf bezleri alınan kadınlarda görülen lenf ödem sorununa karşısında, ‘bu kolumu kullanmayın' yazılı bileklikler yaptık ve dağıttık; çünkü acele bir anda diğerleri hangi kolunuzu kullanacağını bilmeyebilir.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER