Polis memuru Sinan Acar, dün gece saat 22.45 sıralarında Vatan Caddesi üzerindeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerleşkesinde ’canlı bomba’ olduğu şüphesiyle gözaltına alınan DEAŞlı bir teröristin saldırısına uğradı. Ağır yaralanarak hastaneye kaldırılan Sinan Acar, yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak şehit oldu. Adı açıklanmayan DEAŞlı terörist ise olay yerinde vurularak öldürüldü
Acı haber, Sinan Acarın ailesinin oturduğu Hüdavendigar Mahallesi Ay Sokakta oturan ailesine polis tarafından dün gece ulaştırılmak istendi. Ancak, baba Erdem ve anne Gülşen Acarın bir yakınlarının düğünü için Ankarada oldukları öğrenildi. Acı haberi telefonla alan ailenin Ankaradan İstanbula geçtiği bildirildi.
Ay Sokaktaki evine Türk bayrağı asılan Sinan Acarın 5 ay önce polis memuru olarak göreve başladığı ve 1 hafta önce de nişanlandığı öğrenildi. Şehit Sinan Acar’ın 4 gün sonra 18 Ağustos’ta da doğum günü olduğu belirtildi.
Sinan Acarın İstanbulda Vatan Caddesindeki Emniyet Müdürlüğü binası önündeÿyapılacak törenin ardından Bursaya getirilerek, ikindi vakti Mihraplı Camiinde düzenlenecek törenin ardından toprağa verilmesi bekleniyor.
BAŞSAVCILIKTAN AÇIKLAMA... KISITLAMA KARARI GELDİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan açıklamada, Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu tarafından, İstanbul Emniyet Müdürlüğünde gözaltı işlemleri sırasında DEAŞ mensubu bir şüphelinin görevli polis memurunu şehit etmesine ilişkin soruşturma başlatıldığı belirtildi.
Söz konusu terör saldırısı nedeniyle yürütülen soruşturma kapsamında, olaya ilişkin yazılı ve görsel medya organlarında yapılan yayınlarda olaya iştirak etme şüphesi bulunan kişilerin bulundukları şehirlerin ve kullandıkları araçların bilgilerinin yayınlanarak olayın aydınlatılmasının, şüphelilerin yakalanmasının ve irtibatlarının deşifre edilmesinin engellenmesi ve kamu düzeninin bozulması riskinin meydana geldiğinin anlaşıldığı aktarılan açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Toplum sağlığının milli güvenlik, kamu düzeni ve kamu güvenliği ve toprak bütünlüğünün korunması, suç işlenmesinin önlenmesi, yargı gücünün otorite ve tarafsızlığının sağlanması amacıyla soruşturma tamamlanıncaya kadar soruşturma dosyası kapsamı hakkında yazılı, görsel ve internet medyasında, sosyal medyada her türlü haber, röportaj eleştiri ve benzeri yayın yapılmasının 5187 sayılı kanununun 3/2 maddesi ve 5651 sayılı kanunun 8. maddesi uyarınca gecikmesinde sakınca bulunan hal kapsamında yasaklanması ile soruşturma dosyası hakkında 5271 sayılı kanunun 153. maddesi uyarınca kısıtlama kararı verilmesi kararı verilmiştir." Güncelleme Tarihi: 14 Ağustos 2017, 13:22
