Filmin konusunu anlatır mısınız?
Âşık olduğu kızla evlenebilmek için normalde yapmayacağı bir şey yapıp başına bela alan bir cenazecinin bundan kurtulmaya çalışması diyebilirim. Daha fazlası spoiler olur.
Siz nasıl birini oynuyorsunuz?
Orhan karakterini canlandırıyorum. Namuslu, kimse talip olmadığı için kimsesiler mezarlığı cenazecisi olmuş ve bundan gocunmayan naif bir karakter. Hayattaki tek amacı âşık olduğu Serpil’le evlenebilmek. Zaten başına ne geliyorsa bundan geliyor. Ama ne yapsın, çok seviyor (gülüyor).
ÖLÜM HAYATIN BİR PARÇASI
Ölüm temasını işleyen bir filmden nasıl bir mizah çıkıyor?
Evet ilk bakışta biraz zıt olgular ama düşününce ölüm hayatın bir parçası ve hayatın her alanında her anında mizah olabiliyor. Bir de kara komedi diyebiliriz filmin türüne. Birbirine tamamen ters ve zıt kavramların çarpışmasından iyi mizah çıkabiliyor kara komedide. Sahneleri oynarken fark ettim bunu. Yani Orhan kendi adına çok hüzünlü bir anda çok da komik bir durumda kalabiliyordu dışardan bakan bir göz için.
Hedefiniz yönetmenlikmiş peki neden oyunculuktan başladınız işe?
Hasbelkader başladım aslında. Semih Kaplanoğlu oyuncu arıyordu ben de küçük bir rol sanıp başvurdum. Set göreyim de bir şeyler öğrenirim diye. Meğer başrolmüş. Sonra ödüller ve teklifler gelince mantıklı diye düşündüm. Sonuçta her set bir okul. Hem istediğimi yapana kadar kendimi geliştirmiş olacaktım hem de oyuncu gözüyle sinemayı öğrenmiş olacaktım. E sevdim de oyunculuğu. Öylece devam etti sonra.
Nasıl bir hikâyesi olan bir film çekmek istersiniz?
Şu sıralar Türkiye’de örneği az olan dram - gerilim türünde bir film yazıyorum. Önümüzdeki 2 sene içinde çekme hayalim var. Şartlar el verirse onu çekmek isterim.
Filminizde kimlerin oynamasını istersiniz?
Hazal Kaya çok iyi arkadaşım, onun ilk filmimde olmasını isterim ki zaten kendi bana söz verdirdi. Ben olacağım filminde diye.
Mesela bir filminizde oynaması için her şeyi yapmaya razı olduğunuz bir oyuncu var mı?
Şener Şen. Hayatım boyunca gurur duyacağım bir şey olurdu.
HİSLERİN KARŞILIKSIZ DEĞİL
Sizi en çok mutlu eden bir olayı anlatmanızı istesem...
İlk âşık olduğum kızın “Hislerin karşılıksız değil” dediği an.
Peki en utandıran?
Öyle bir travmam olmadı çok şükür. Olduysa da aklıma gelmiyor şu an.
En kızdıran?
Beşiktaş bireysel hatayla her gol yediğinde çıldırırım. Sanırım hayatım boyunca o anlarkadar sinirlendiğim an az olmuştur.
En güldüren?
En çok güldüğüm bir anı hatırlamıyorum ama mesleki olarak bakarsak en çok Cem Yılmaz’a gülüyorum. Filmleri, showları... Apayrı bir noktada bence.Çocukken yaptığınız bir yaramazlığınızı anlatsanıza...Küçükken kimin aldığını tam hatırlamıyorum ama bana oyuncak araba alınmıştı iki tane. Ama ikisi de aynı araba. Nasıl bir vizyonsa artık aynısından iki oyuncak. Birini saklamıştı annem. Ben uzun sürebir tanesiyle oynamıştım, iyice eskiyince yenisini sandıktan çıkartmak için eskisini kırmıştım (Kahkahalar). Güncelleme Tarihi: 30 Temmuz 2017, 23:24
