12 Bin Yıllık Hasankeyf'in Yeni Çehresi: Atık Lastikler, Ölü Balıklar...

Betona gömülen küçük saray da su altında Independent Türkçe'den Metin Yoksu'nun haberine göre Baraj gölet suyunun antik kent Hasankeyf'e geçen yıl ocak ayında ulaşması ile tarihi kent adım adım su altında kalmaya başladı.

12 Bin Yıllık Hasankeyf'in Yeni Çehresi: Atık Lastikler, Ölü Balıklar...
s-d12fa76ed43bdba1534225879451bc105d1802

Betona gömülen küçük saray da su altında

Independent Türkçe'den Metin Yoksu'nun haberine göre Baraj gölet suyunun antik kent Hasankeyf'e geçen yıl ocak ayında ulaşması ile tarihi kent adım adım su altında kalmaya başladı. Bahar mevsiminde yaşanan yağışların etkisi ve kar sularının erimesiyle Ilısu Barajı en üst kotuna ulaştı.Diyarbakır'ın Bismil ilçe sınırlarına kadar uzanan baraj Batman il merkezine bağlı Balpınar Beldesi'nin ekili arazilerine kadar ulaştı. En üst kota ulaşan baraj göleti Hasankeyf'in tarihi siluetini oluşturan Küçük Saray'da su sızmasına neden oldu.Yaklaşık bir yıl boyunca süren su sızması sonucu etrafı ve temeli yaklaşık betona gömülen Küçük Saray'ın, temelden 6 metre yükseltilmesi kararlaştırıldı.

Sular çekildikçe canlılar öldü

Resmi olarak ilk açılışı 19 Mayıs 2020'de yapılan Ilısu Barajı'nın ilk tirbünü elektrik üretimine başladı.Devam eden aylarda ise kademeli olarak elektrik üretimi devam etmesi sonucu Eylül 2020 tarihine kadar hızlı ve kontrolsüz su çekilmesi Diyarbakır'ın Bismil İlçesi'ne bağlı Ağılköy mevkiinde yüzbinlerce canlının ölümüne neden oldu.Baraj seviyesinin düşmesi sonrası Küçük Saray yerinden 6 metre yükseltildi. 2021 yılı bahar aylarında yaşanan yağışlar nedeni ile sular kısmi olarak yeniden yükseldi.Elektrik üretimi ve kuraklığa bağlı devam eden su çekilmeleri baraj göletinde önlem alınmaması nedeniyle canlı ölümlerinin devam etmesine neden oldu.

Evler yeniden gün yüzüne çıktı

Elektrik üretimi ve kuraklık nedeni ile baraj göletinde su seviyesi düştükçe su altında kalan birçok yerleşim yeri yeniden gün yüzüne çıkmaya başladı.Oluşan küçük gölcüklerde balıklar ölürken, yetkililer sık sık baraj göletine bırakılan yavru balıkların sayısını açıklamayı sürdürdü.Su altında bırakılan antik kentin hemen karşısında bulunan Kesmeköprü Köyü'nün üst kısmındaki evler gün yüzüne çıkarken, geçen yıldan bu yana su üzerinde bulunan Hasankeyf'in Kale Mahallesi'ndeki evler kepçeler tarafından yıkıldı.Yıkımlar, Batman Valiliği'nin Hasankeyf tanıtım videosunun yayımlanmasından hemen sonra gerçekleşti.Geçen yıldan bu yana su seviyesindeki dönemsel değişiklikler, baraj göletindeki atıkları yeniden ortaya çıkardı.Hasankeyf'teki plastik atıklar gün yüzüne çıkmaya devam ederken, sudaki kirlilik nedeni ile ölen balıklar dönem dönem kıyılarda görüldü.

Kirlilik ve ölüm, Hasankeyf'in yeni çehresi

Yeni Hasankeyf yerleşkesinin hemen dibinde ve tarihi antik kenti gören alanda ortaya çıkan görüntü antik kentin yeni yüzü olarak karşımıza çıktı.Araba lastikleri etrafında yüzen balıklar, su çekilen alanlardaki kirlilik ve lastik diplerinde ölmüş balıklar Hasankeyf'in yeni çehresi oldu.

'Tahribatın boyutlarını göremiyoruz'

Yaşanan gelişmelere ilişkin Hasankeyf Koordinasyonu'ndan görüştüğümüz Yönetmen Ali Ergül tahribatın boyutunun net olarak bilinmediğine dikkati çekti.Ergül, 'Baraj göleti çok geniş bir alana yayılmış durumda. Bu alanın hepsiyle ilgili ne yazık ki tahribatın boyutunu göremiyoruz. Çeşitli bölgelerde daha görünür yoğun tahribatlar var. Özellikle Baraj göleti balık katliamları göletine dönüşmüş durumda. Dicle Vadisi boyunca çok farklı balık türleri vardı. Barajla birlikte bu türlerden birkaçının yok olduğunu düşünüyoruz; çünkü bunları artık göremiyoruz' diye konuştu.Dengesiz su bırakılma, mevsimsel değişimler gibi etkenlere dair yapılan tüm eleştirilere rağmen, alanın, balık yaşamı üzerindeki etkisi düşünülmeden yapıldığını öne süren Ergül, şu ifadeleri kullandı:
'Su çekilince kepçeler ile tahrip edilen alanlarda kalan balıklar ne yazık ki kavrularak ölüyor. Özellikle küçük balıklar bu ölüm çukurlarında kalıyor. Bismil bölgesi baraj göletinin Dicle Nehri üzerindeki son alanı. Hasankeyf bölgesi de en geniş alanlarından. Sudaki çekilmeler bu bölgelerde net görünüyor.'

Baraj ölüm çukuruna dönüştü

Batman Valiliği'nin, bölge için gerekli önlemleri almadığını vurgulayan Ergül, 'Bu barajın kurumaması gerekiyordu; olmadı, durduramadık. Tabii ki bu barajın yapımının mimarlarının yapması gereken şeyler varken yapmıyorlar. Bizler de bir kamuoyu oluşturamıyoruz. Yıllardır söylediğimiz 'Bu baraj ölüm ve katliam getirecek' sözümüz çok hızlı gerçekleşti. Bu kadar büyük tahribatı hiçbirimiz düşünmemiştik. Ama onlar bütün bunları saklayıp kadrajlarını doğru olmayan alana çevirdiler' dedi.'Barajlar suyunu kirleten alanlar olmuştur sürekli. Ilısu gibi büyük barajlarda kirlenme daha büyük oluyor' diyen Ergül, Ilısu Barajı'nda yaşanan tahribata dair şunları söyledi: 
'Beş kentin atık sularının aktığı bir alan. Tabi buna ilçeleri eklediğimizde yüzbinlerce insanın kontrolsüz ürettiği çöp bu alana dökülüyor. Buna tarımsal ilaçlar da eklenince baraj, ölüm çukuruna dönüştü.'
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER