14 Soru ve Cevap ile Şizofreni Hastalığı Hakkında Her Şey

Herkesin bilmesi gereken detaylar.

14 Soru ve Cevap ile Şizofreni Hastalığı Hakkında Her Şey

Herkesin bilmesi gereken detaylar.

Şizofreni nasıl bir hastalıktır?

s-5a102f4dd75ac8d9c1a81800e03e0222064049
Şizofrenik bozukluklar genellikle erken yaşta başlayan, kişinin işlevlerini yerine getirmesini engelleyen, gerçeklerle uyuşmayan duygulanım-algılama-düşünce-davranış alanlarında bozukluklar gösteren, kişiler arası ilişkileri bozan bir belirtiler kümesi olarak tanımlanabilir.

Farklı iki kişi olarak mı algılıyorlar hayatı yani?

s-1efe5ba043d0ab90240ee552b9ce96e2318f2b
Halk arasında genellikle kişilik bölünmesi ya da çift kişilikli olma durumu olarak bilinse de şizofreni tam manasıyla ‘bölünmüş-akıl’ anlamına gelir ve bir beyin hastalığıdır. Şizofreni ayrıca psikotik bozuklukların başlıcasıdır.

Nedir ki bu psikoz?

s-67cebfc045090d9da7ad9b420beabdffa2e8a4
Psikoz kişide gerçeği değerlendirme yetisinin belirli bir süre bozulduğu durumların genel adıdır. Diğer bir deyişle gerçekle bağlantı kuramama hali. Bir başka deyişle rahatsızlığının farkında olmama durumudur.

Ben çok kaygılı bir insanım, bilmem gereken bir şey var mı bu konuda?

s-0591ec409a39014828644b20cdc6555a90cc2d
Hepimiz bir nebze de olsa bir şeylere takıntılıyızdır, doğal bu. İşte bunun tıptaki ismi Obsesyon. Her şeyi sorun edenler, kafaya taktı mı takanlar.. Obsesyon, karar verme mekanizmasının bir şekilde bozulmasından kaynaklı olarak ortaya çıkıyor.

Tamam, işte ben obsesifim. Var mı başka bir şey?

s-0b0b97a88ceb9f0fec7551e67b5a633557f468
Aslında var. Obsesif iseniz eğer, büyük ihtimalle gece uyumakta güçlük çekiyor ve yaratıcı olmanıza rağmen odaklanma problemi yaşadığınız için üretkenliğiniz düşüyor.

Nasıl bu kadar takıntılı olduk peki?

s-4fbb81a57f27d507183eebbad548961e251f42
Genetik faktörlerin etkisi yadsınamaz olsa da çevresel faktörlerin de etkili olduğu yadsınamaz bir gerçek. Çevresel faktörleri az çok tahmin edebilirsiniz: Cinsel travma ve taciz, öfke, utanç, suçluluk, düşük öz-değer ile ilgili anılar; diğer insanlardan, gelecekten, başarısızlıktan korkma gibi.. Bu sebepler de zamanla insanın gerçeklikle olan bağını neredeyse koparma aşamasına getiriyor. Düşüncelerdeki dünya, gerçek dünyanın yerini alıyor.

Peki, bu gerçeklikten uzaklaşma durumu bilimsel olarak nasıl açıklanıyor?

s-03c9b2e009f2c11acb2fd30484b66c3023633f
‘Motivasyon sağlayıcı, iletim hormonu’ da diyebileceğimiz dopamin hormonunun artması, insanın gerçekle olan ilişkisini minimuma çeker, zamanlama sorunu doğurur ve sanrı nöbetleri, diğer deyişle halüsinasyonlar görmesine neden olur.

Bir sonraki adım ne peki, şizofreni mi?

s-5caf4f2c5308db05df42ed95bcc092ce4d0f58
Bir müddet sonra da asıl gerçeklik, halüsine edilmiş bir boşluğa bırakır kendisini. Bir sonraki gerçeklik ise, gerçeklikten tam anlamıyla kopma durumu, şizofreni. Yanılsamalar ve halüsinasyonlar bu hastalığın en belirgin işaretleridir. Yanılsamalar, sabit, yanlış ve kanıtlanamayan inançlar; halüsinasyonlar ise hatalı duyusal deneyimler..

Her şey tamam da, şizofreni hastaları gerçekliği nasıl oluyor da göremiyorlar?

s-a776946efe3cbefbe448a3f8a8a3d824b194dc
Şizofreni hastaları asla şizofreni olduklarını kabullenmezler, aksine diğer insanlardan daha üstün olduklarına, gördükleri şeylerin somut olarak var olduklarına inanırlar. Delilik ve dahilik, yanılsama ve gerçeklik iç içe geçmiştir onun dünyasında. Seneler boyu gerçekle olan bağlantısı yoktur ve bu durumu kabullenmenin zorluğundan yakınır.

Kötü bir hastalıkmış ama tedavisi var, değil mi?

s-cb5ea1f160ea48edaeec2359fac9c6370cb81e
Aslında hem var hem de yok. Hastalıkta alevlenme döneminde teşhis, yani erken teşhis tedavi için hayati derecede önemlidir. %85 oranla insanın tüm hayatında görülen bu rahatsızlık, erken tanı koyulması ve ilaçların düzenli olarak kullanılması durumunda tamamen yok edilebilir. Rahatsızlığının farkında olmama yahut kabullenmeme gibi durumlardan dolayı tedavi edilmekte geç kalınırsa eğer, şizofreni daha da şiddetleniyor ve kurtulma şansı neredeyse yok oluyor.

Takıntılı bir insan olduğumdan, kıllandım anlattıklarından. Hemen şimdi yapacağım bir test var mı?

s-52fdfe9fb62d13a725ff1044f8353a362d0c3a
Aslında var, evet. Kendi kendinizi gıdıklamayı denediniz mi hiç? Haydi bir deneyin bakalım, ne olacak.. Denediniz mi? Eğer kendi kendinizi gıdıklayabildiyseniz, kesinlikle şizofreni hastasısınız diyemem fakat bir doktora görünseniz fena olmaz. Neden mi? Çünkü normal insanlar kendilerini gıdıklayamazken, şizofreni hastaları kendi kendilerini gıdıklayabilirler.

Tamam, ama neden?

s-653d3709860df01228a033fe4a74cdd4301f1d
Nedeni ise basit, öngörülebilirlik. Kendi kendinizi gıdıklayamazsınız çünkü gıdıklamak için harekete geçtiğiniz anda beyniniz bu duruma göre kendisini hazırlar, anında iletim olur ve kendi yapacağınız şeyi önceden bildiğiniz için de gıdıklanmazsınız. Fakat şizofreni hastalarının harekete geçtikleri an ile bu duruma tepki vermeleri arasında bir iletim ya da zamanlama sorunu görülür (dopamin hormonu) ve bundan dolayı da kendi kendilerini gıdıklayalabilirler.

Yani zararları kendilerine diyebiliriz?

s-fa942502947dae6d10ee0b63e1e63c20256e67
Evet, aynen öyle. Çünkü, içinde bulundukları telaş ve tedirginlik durumları, bu hastaların çevrelerinden çekinmelerine neden olur. Kısaca, kendi dertlerindedirler diyebiliriz. Özellikle paranoyak şizofreni denilen hastalar genellikle toplum içerisinde sorun yaşamazlar. Bu hastaların zararları genellikle çevrelerine değil, kendilerinedir...

Tedavi sürecinde nasıl davranmalıyız?

s-578fcaaacc9eb2fec5d99bec359670bfa67d4c
Şizofreni tedavisi uzun süreli ve fedakârlık gerektiren bir süreçtir. Hastanın ve ailesinin umudu canlı tutulmalı, hastanın dünyasını anlamak için çaba gösterilmelidir. Her şeyden önce vermemiz gereken en önemli şey: Sevgi. Bir insanın iyileşme sürecini kolaylaştırmak için birine elini uzatmaktan, ona tanıklık etmekten, acısının yükünü paylaşmaktan ve iyileşeceği umudunu korumaktan, buna inanmaktan ve bu inancını ona hissettirmekten daha büyük bir onur ve ayrıcalık yoktur.
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER