Yılmaz, açıklamalarına şöyle devam etti:

'Zaten bilsem burada ne işim var, gider para kazanırım. Merkez Bankası başkanlığı yaptığım dönemde de bu soru çok soruldu. Hiçbir zaman kur tahmini yapmadım. Benden sonraki bakanlardan biri böyle bir kur tahmini söylemişti, o da pişman oldu. Kurun daha ne kadar çıkacağını bilemem, ama nasıl düşeceğini biliyorum.Merkez Bankasına piyasaya güven veren, iktidardan bağımsız bir başkan gelirse dolar hemen aynı gün 2 lira birden düşer. Sonra da yönünü aşağı çevirir.Benim kafamda bu tarife uygun 3 kişi var. Tabi bunun için seçimin olması, hükümetin değişmesi ve iktidara bizim gibi Merkez Bankası bağımsızlığını şart gören bir partinin gelmesi gerekiyor.'

Durmuş Yılmaz, komisyonda yaptığı konuşmada da hükümetin kurdaki hızlı çıkışa tepkisiz kalmasını eleştirdi.

Dalgalı kur uygulandığı için geçmişteki gibi sert şokların yaşanmadığını ifade eden Yılmaz, “Kurbağanın ısınan suda ağır ağır ölmesi gibi ölüyoruz ama bir türlü dibi göremiyoruz. Eğer dalgalı kur rejimi olsaydı şimdiye kadar onlarca yazar kasa atılmış olurdu. Bu durum yönetimi rehavete düşürüyor, alınması gereken tedbirler alınmıyor, halk fakirleşiyor, emek ucuzluyor. Nerede duracağız? 1 dolar eşittir 1 TL'den başladık; 2 TL, 3 TL, 5 TL, bugün 10 TL. Yarın nerede olacak? Hangi noktaya geldiğimizde rekabetçi kur tanımına ulaşacağız, 15 mi, 12 mi, 10 mu, 20 mi, 25 TL mi? Bu bir kanama ve kanama devam ediyor. Nasıl olsa kan bittiği zaman kanama duracak, diye düşünülüyor. Doğru, kan bittiği zaman kanama duracak ama hayatta kalabilecek miyiz?” diye sordu.

'Pahalılık katlanılmaz olacak'

Zaten dayanılmaz hâlde olan hayat pahalılığının bir süre sonra daha da artan enflasyon nedeniyle katlanılamaz, dayanılamaz hâle geleceğini de belirten Yılmaz, hükümetin bu noktadan sonra U dönüşü yapıp faizleri artması gerekenden de fazla artırmak zorunda kalacağını, hükümete güvenip ithal ikameci yatırım yapanların yatırımlarının çöp olacağını anlattı.