Fahrettin Koca'nın Çok Tartışılan Hasta-Vaka Ayrımı İçin Bilim İnsanları Ne Diyor?

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın koronavirüse testi pozitif çıkan ancak belirtisi olmayanları listeye eklemediklerini açıklaması, verilerin doğruluğuna ilişkin yeni bir tartışma başlattı.

Fahrettin Koca'nın Çok Tartışılan Hasta-Vaka Ayrımı İçin Bilim İnsanları Ne Diyor?

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın koronavirüse testi pozitif çıkan ancak belirtisi olmayanları listeye eklemediklerini açıklaması, verilerin doğruluğuna ilişkin yeni bir tartışma başlattı. Peki bilim insanları Bakanlığın izlediği bu yönteme nasıl bakıyor?

s-b49b6a5c306578d1ad3ddff2c6d7984bb26000
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, vaka sayılarının gerçeği yansıtmadığı iddialarına yanıt vermiş ve günlük açıklanan tabloda testleri pozitif çıkan bütün hastaların sayısını değil, sadece semptom gösteren hastaların sayısını paylaştıklarını söylemişti:
"Her vaka hasta değildir. Çünkü testi pozitif çıktığı halde hiçbir semptom göstermeyenler var. Büyük çoğunluğu bunlar oluşturuyor. Filyasyon ekiplerimiz ağırlıkla bunları tespit ediyor. Bunların salgın açısından önemi bulaştırıcı yani taşıyıcı olmalarıdır."

Koca'nın bu açıklamasına tepkiler gelmişti

Fahrettin Koca'nın 'Belirti Göstermeyen Pozitif Vakalar Tabloda Yer Almıyor' Açıklaması Gündemde -

"Testi pozitif çıktığı halde belirti göstermeyene hasta mı diyelim?"

s-0a69125f863ba435655d761431f2c67258ef2a
Hürriyet'ten Fulya Soybaş, Sağlık Bakanlığı'nın "vaka" ve "hasta" ayrımının nedenlerini ve sonuçlarını uzmanlara sordu. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İlyas Dökmetaş, testi pozitif çıkmış herkesi ifade eden vaka kelimesi ile hasta kelimesinin anlamının aynı olmadığını belirterek şunları kaydetti:
“Sokakta gezen onlarca kişi aslında virüsün taşıyıcısı. Bu kişilere ‘hasta’ diyor muyuz? Hayır. Bu kişilerin sayılarını biliyor muyuz? Hayır. Gelelim bu tarafa: ‘Türkiye’de kaç hasta var?’ diye sorulduğunda ne diyoruz? ‘Bugüne kadar 30 bin hastamız var’ diyoruz. Ya da işte ‘Şu kadar hastamız oldu. Bunlardan şu kadarı iyileşti, şu kadar sayıda kişi vefat etti’ diyoruz açıklarken, öyle değil mi? Sokakta gezen ve hiçbir klinik bulgusu dahi olmayan bu kişilere hasta demiyorsak, tesadüfen bir test sonucu pozitif olduğu ortaya çıkan ancak ateş, öksürük, nefes darlığı gibi hastalığa dair hiçbir belirtisi olmayan, en ufak bir tedavi dahi uygulanmayan bu kişiye ‘hasta’ mı diyelim?”

"Vakaların eklenmesi halkın ciddiye almasını sağlar"

s-3adb90dabf9f641ad08f4e358de7c9d6da682b
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Necmettin Ünal ise şunları kaydetti:
Şu an bulaştırıcı olarak dolaşan çok sayıda kişi var. Biz bugüne kadar Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı verilerle sahadaki verilerin örtüşmediğini söylüyorduk. Semptom gösteren hasta sayısının açıklanması; hastanelerin hazır edilmesi, yatak açılması, yoğun bakımların hazır olması açısından önemli bir veri ama bir salgında asıl problem sahadaki bulaşı engellemektir. Eğer sahada her gün 29-30 bin vaka çıkıyorsa, bunu farklı bir gözle değerlendirmek gerekiyor. Evet, vakaların yüzde 80’inin bir belirti göstermediği, yani ‘hayalet taşıyıcı’ olduğu doğru ama belirti göstermeyen bu hastalar salgın açısından daha büyük bir tehlike arz ediyor, çünkü çevrelerine virüsü bulaştırıyorlar. O nedenle onların sayıya katılması ve bu sayının telaffuz edilmesi halkın bu işi ciddiye almasını sağlayacak temel politika olmalıdır diye düşünüyorum.”

"Veri eksik olursa mücadele de yarım olur"

s-8ad22bbbf0c2b6f18a2ddb3f6cafeeb452bcf4
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Yavuz, DSÖ’nün koronavirüs vakaları için iki kodu olduğunu, bu kodlardan ilkinin kesin pozitif vakalar için, ikincisi ise klinik ve epidemiyolojik olarak COVID-19 tanısı konulan ancak laboratuvar testi ile kesinleştirilmemiş olası/kuşkulu olgular için kullanıldığını söyledi. Prof. Dr. Yavuz, "PCR negatif olanları hiçbir ülke bildirmiyor ancak PCR pozitif olan asemptomatik olsun olmasın her kişi bildirilir” dedi. "Vaka ve hasta sayısı ayrımının sebebini inanın ben de anlamadım diyen" Prof. Dr. Yavuz, şöyle devam etti:
"Bu konu Bilim Kurulu’nda da konuşulmuş değil. Ekonomik kaygılarla hareket ediliyor olabilir, bunu anlıyorum ancak salgınla mücadelede ne kadar şeffaf olursanız aldığınız önlemler de o kadar kabul görür. Birlikteliğin sağlanması için herkesin birbirine güvenmesi lazım. Yeni bir düzenlemeyle, daha detaylı veriler paylaşılması taraftarıyım çünkü gördüğümüz en büyük sağlık krizi ile karşı karşıyayız. Veri eksik olursa mücadele de yarım olur. Zaten bütün mücadelemiz asemptomatik denilen bu kişilerin bilinmesi ve izole edilmesine yönelik. O nedenle test sayılarını arttırdık. Toplam kaç pozitif vaka varsa bir gruba ayırmadan rakamlar verilmeli. Bunda çekinilecek bir şey yok, kaldı ki tüm dünya da bizimle aynı durumda ve aynı mücadele veriliyor.”

"Halk sağlığı uzmanları vaka sayısını bilmeli ki, ne yapması gerektiğini görsün"

s-63e582b1e9b34b12359cd1b6933aff8c4143ee
Bilim Kurulu'nun bir diğer üyesi Prof. Dr. Pınar Okyay, dün Habertürk'ten Muharrem Sarıkaya'ya konuşmuştu."Peki hangi derecede semptom gösteren kayda giriyor. Onun da demek ki bir ölçütü var. Her semptomu olan, yani sadece ateşi veya vücut kırgınlığı bulunan demek ki kayda girmiyor. Bakan’ın size açıklamasını okudum, dünkü sözlerini dinledim; anladığım bu yönde" diyen Prof. Dr. Okyay, şöyle devam etti:
“Şunu kabul edelim ki birçok ülkede benzer sorun yaşanıyor. Ekonomik kaygılarla yapıldığı açık. Ama epidemiyolojik olarak yani, salgını durdurmak, hastalığı azaltmak için sağlık bilgilerinin de sağlıklı olması gerekir. Bunun salgınla savaşta bir mantığı var. Bakan, Ankara’da ellerindeki rakamlara bakıp, tarama ekiplerinin sayısını azaltarak hastalığı baskıladıklarını söylüyor. Ama o salgınla uğraşan halk sağlığı uzmanları, enfeksiyon ve mikrobiyologlar bilmeli ki vaka sayısını salgına karşı savaşında ne yapması gerektiğini görsün. Örneğin hidroksiklorokin verilen hastalardaki etkisi takip edildi, yarattığı yan etkilere bakıldı ve verilmesinden vazgeçildi. Kaç kişiyi etkilediğine ilişkin gerçek rakamı bilmese kime ne etki yaptığına ilişkin verisi olmasa nasıl savaşacak?”

Açıklanmayan vakalara "ulusal çıkar" savunması

Vaka Sayılarının Gizlendiği İddialarına 'Ulusal Çıkarlar' Açıklaması Yapan Sağlık Bakanı Koca Gündemde - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, testi pozitif olduğu halde belirti göstermeyenlerin listeye eklenmediği açıklamasına gelen eleştirilere "devletin halkın sağlığı kadar ulusal çıkarlarını da koruduğunu" söyleyerek yanıt vermişti.
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER