Tunceli'de 5 Ocak 2020’de kaybolan Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku'ya aradan geçen 1.5 yılda ulaşılamadı. Kardeşinin intihar etmediğini söyleyen abla Aygül Doku, "Ben ve ailem Gülistan’ı bulmadan, katilleri yargılanmadan bu davadan vazgeçmeyeceğiz" dedi.
Munzur Üniversitesi Çocuk Gelişimi Bölümü 2'nci sınıf öğrencisi Gülistan Doku'dan, 5 Ocak 2020'de kaldığı yurttan ayrıldıktan sonra haber alınamadı. Diyarbakır'da yaşayan ailesi, Gülistan'ın kaybolduğu gün Tunceli'ye gelerek, güvenlik güçlerine ihbarda bulundu. Ailenin ihbarı üzerine arama çalışmaları başlatıldı. Yapılan araştırmalar sonunda, Gülistan Doku'nun cep telefonunun, en son Uzunçayır Baraj gölü üzerindeki Sarısaltuk Viyadüğü'nde sinyal verdiği belirlendi. Viyadük üzerinden geçen aracın kamerasına da yansıyan Doku'nun son görüldüğü bölgede su altında yapılan geniş çaplı aramada Doku'ya air bir iz bulunamadı.
"Tunceli'den Ordu'ya yürüyeceğiz"
Kardeşinin en son görüldüğü Sarısaltuk Viyadüğü'ne gelerek, çağrı yapan Aygül Doku, "543 gün oldu. Biz hiçbir şey istemiyoruz. Yaşıyorsa onu sağ, yaşamıyorsa cansız bedenini istiyoruz. Bundan daha masum, bundan daha doğal bir durum var mı?" dedi.Gülistan'ın akıbetini sormaktan vazgeçmeyeceklerini dile getiren Doku, şöyle konuştu:
"O dönemin valisi Tuncel Sonel, bize 'Gülistan intihar etti' dedi. Israrla 'Kardeşimiz intihar etmedi' dememize rağmen 'İntihar etti' denilip, bu köprüde arama çalışması yapıldı. Gülistan kaybolmadan 1 gün önce arkadaşı Rus uyruklu Zaynal Abarakov tarafından darbedildi. Polis babası olay yerine geldi ve oğlunu koruyarak gitti. Olay savcılığa bile intikal etmedi. Sabah Gülistan, Zaynal Abarakov görüştükten sonra sırra kadem bastı. O gün bugündür sır perdesi çözülmüyor. Ben ve ailem Gülistan’ı bulmadan, katilleri yargılanmadan bu davadan vazgeçmeyeceğiz. 21 yaşında gencecik bir kızımız yok. 2 yıldır hayat bize kabus oldu. 'Kızımız acaba bir yerde tecavüze ve işkenceye maruz kalır mı?' soru işaretiyle yaşıyoruz. 21'inci yüzyıldayız, bu cümle basit bir şey değil. Gülistan’ı bulmak için Tunceli'den Ordu’ya yürüyeceğiz. Benim annem ve babam tansiyon hastası, o yolda bunu kaldıramayacaklar ama ailem ölümü bile göze aldı. Ordu'ya yürümemizin sebebi, Vali Tuncay Sonel'in 'Kızınız intihar etti' demesi. Elinde bir emare, bir ipucu ve görgü şahidi olmadan sürekli bizi bu köprüye kilitledi. Tuncay Sonel’in bu olayı bilmemesi imkansız. O dönemin valisinin burada uçan kuştan haberi vardı. Gülistan’a ne olduğunun cevabı onda. Biz de onun için oraya yürüyeceğiz."
"İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı bunlar yaşanmayacaktı"
Gülistan Doku’nun kaybolmasıyla ilgili baş şüpheli Zaynal Abarakov ise bu süreçte yargılanmadı. Gülistan’ın ablası Aygül Doku ise, Abarakov’un evinde ‘kriminal inceleme yapılmadığını’ söylediği için bugün yine hâkim karşısına çıkacak.Geçtiğimiz yıldan bu yana yaşananları değerlendiren Gülistan’ın ablası Aygül Doku, İstanbul Sözleşmesi'nden çıkıldığı bugün yargılanacağını hatırlattı. “Gülistan o gün korunmadı” diyen Doku, şöyle konuştu: “Eğer İstanbul Sözleşmesi uygulansaydı, o gece Gülistan Doku polislik olduğunda hakları göz ardı edilmezdi. Bugün bu günleri yaşamıyor olacaktık. Kriminal inceleme yapılmadığını söylediğim için bana 50 bin liralık tazminat davası açıldı. Bugün de duruşmam görülecek. Bu incelemeyi yapmayanlar beni 50 bin liralık davayla yargılayacaklar. Bugün baş şüpheliler dahi yargılanmıyor. Ben ve ailem bunu kabul etmiyoruz. Yargılanması gereken Gülistan’ın sevdikleri değil, failler.”DHA ve BirGün
