İstanbul Zeytinburnu’nda ayrılmak istediği eşini silahla vurarak yaralayan Ragıp Canan, kasten öldürmeye teşebbüs suçuyla çıkarıldığı Bakırköy 2. Sulh Cinayet Hakimligi'nde tutuklanarak Metris Cezaevi'ne gönderildi. Ragıp Canan, adliyedeki ifadesinde nefret gecesini anlatırken "Kontrolümü kaybettim" sözleriyle kendisini savundu.
Zeytinburnu'nda boşanmak isteyen eşi Nurtaç Canan'ı silahla yaralayan Ragıp Canan, "bile bile öldürmeye girişim" suçundan sevk edildiği Nöbetçi Bakırköy Sulh Ceza Hakimliğince tutuklanarak Metris Cezavi'ne gönderildi.
Çaydanlığı yanlışlıkla eşinin üzerine dökmüş
4 Haziran'da kendisinden boşanmak isteyen eşini yaraladıktan sonra kaçan ve dün akşam gözaltına alınan Ragıp Canan emniyetteki işlemlerinin arkasından Bakırköy Adliyesi'ne sevk edildi. Cumhuriyet savcısına ifade veren Ragıp Canan, Nurtaç Canan'ın 23 takvim eşi olduğunu, 1 Haziran’da eşiyle meslek meseleleri nedeniyle tartışmaya başladıklarını, bu tartışmada elinde bulunan çaydanlığın yanlışlıkla eşinin koluna ve üstüne döküldüğünü, bu olayda bir kastının olmadığını ileri sürdü.
'Rahmetli babama bile küfür etti'
Şüpheli Ragıp Canan, 4 Haziran’da eşi ile Mersin’e gitme konusunda tartıştıklarını, eşine durmadan işinin olduğunu, gitmemesi gerektiği söylediğini oysa eşinin kendisini dinlemeyerek her defasında gideceğini belirttiğini anlatarak, "Bunun üzerine aramızda tartışma yaşandı. Kavga esnasında eşime hitaben 'Ben seni bırakmam, bu dükkanımız, bu dükkanı pazartesi açmamız lazım.' dedim. Bunun üstüne eşim bana 'Ben gideceğim. Köpek gibi bana mecbursun. Dükkan benim adıma, bu dükkanı sana açtırmam.' dedi ve böylece tartışmaya devam ettik. Eşim bu sırada rahmetli babama bile küfür etti" dedi.
'Kontrolümü kaybettim'
Bir anda kontrolünü kaybederek, kapı giriş dolabında bulunan ruhsatsız silahı aldığını anlatan değişken Ragıp Canan, ifadesine şöyle devam etti:
"Silahı aldıktan daha sonra eşime 'Gitmeyeceksin, burada kalacaksın.' dedim ve kontrolümü kaybederek, bacaklarına doğru alev ettim. Eşimin bacaklarından diğer herhangi bir beden bölgesine ateş etmeye çalışmadım. Olayın şoku ile kaç el ateş ettiğimi bilmiyorum. Eşimi kanlar içinde görür görmez çok korktum ve olay yerinden kaçtım. Hatta kaçarken kapıyı açık bıraktım. Kapıyı açık bırakmamın sebebi komşularımın eşimi fark ederek, ambulans ve doktor çağırmasını sağlamaktı. sonra oğlumu aradım ve kendisine 'Annenin ağzını burnunu kırdım, annen kötü durumda, acil ambulansı ara.' diye söyledim. Ardından kaynanamı aradım ancak kaynanam telefona yanıt vermedi. Kayınpederimi arayarak, 'Sizin yüzünüzden, evimi yıktınız, karımı vurdum.' dedim ve telefonu kapattım."
