14 yıllık eski eşi Hilal Özdemir’in iki çocuğunun nafakasını ödememekle ve kendisini mağdur etmekle suçladığı Hazım Körmükçü, aylardır çalışmadığını belirterek "Nafaka parası için şoförlüğe başlayacaktım" demişti. Hilal Özdemir, eski eşinin kendisine kötüleme attığını söyleyerek sert talimat yaptı.

Geçen haftalarda şarkıcı Hilal Özdemir’in ekrana çıkarak zor durumda olduğunu anlatması üstüne eski eşi Hazım Körmükçü ile arasında sular durulmuyor. Körmükçü’nün ailesine bakmadığını iddia eden Özdemir’in bu sözleri üzerine oyuncu, “Aylardır çalışmıyorum. Nafaka parası için şoförlük yapacaktım. Vaktinde babam Hilal’e ‘Kızım kazanırken para biriktir’ demiş, ben de ‘Varken dibine dek yaşarım yahut avuç açarım’ demişti” diye açıklama yaptı. Ne var ki Hilal Özdemir eşinin söylemlerine sert tepki vererek yazılmış bir tanımlama yaptı.
Özdemir, “14 yıllık evliliğimiz boyunca eski kayınpederim bana ‘Kızım kazanırken para biriktir’ demiş, ben de ‘Varken dibine dek yaşarım yoksa avuç açarım’ biçiminde yanıt vermişim. Bu çamur at izi kalsın anlayışı ile yaptığı, son derece çirkin, küstah, yalan ve uydurma ifade ile hem beni, keza de çocuklarımı toplum içinde küçük düşürmeye çalıştığı dobra dobra görülmektedir. Hazım Körmükçü'nün babasıyla aramızda böyle bir diyalog katiyen geçmediği gibi, bu açıklama ne benim tarzım, ne de dünya görüşümdür. Bu yalan ve beni onur kırıcı ifadeleri kendisinin kaybettiği prestijini her tarafta kazanabilmek için başvurduğu bir savunma mekanizmasıdır, acı bir karalama kampanyasıdır” yazar Özdemir, “Bu da bütün anlamıyla suçluluk psikolojisiyle kendini aklamak, çocuklarına ödemek zorunda olduğu ve 5 aydır ödemediği nafakalarına kılıf bulmak için bana attığı çirkin bir iftiradır” dedi.
Hilal Özdemir, “Çocuklarını aradığını oysa benim onları babalarına karşısında doldurduğumu ve kendisiyle görüştürmediğimi ifade etmiştir. Benim oğlum 17 yaşında kızım ise 14 yaşında ve ikisi de son derece akıllı ve olayların haberdar kendi kararlarını kendisi verecek kadar bağımsızlık ve bilinçli derece zeki çocuklardır. Tek eksikleri sevgi batmış, ilgili bir baba figürüdür. Şüphesiz cebren kimseye babalık yaptıramayız, çünkü bu duygunun insanın içinde olması gerekir. Oğlum ve kızımla birlikte göğüslediğimiz onca yokluğu, birebir yaşadığımız travmaları, harçlıksız geçirdikleri mektep günlerini, böylece içten gelen yaşamışlar fakat, çocuklarımın bu duygularını baskı altına almak hangi annenin başarabileceği bir olaydır sorarım size? Benim oğlum ve kızım babalarının bu küçük düşürücü, küstah ifadelerini dinlediklerinde ağlayarak boynuma sarıldılar. Oğlum Ada “Anne, babamın ne sana ne bize böyle davranmaya katiyen fakat asla hakkı yok” diyerek anında babasını aradı ve telefonda ona pek bir hayat dersi verdi ki eminim hala kendisine gelememiştir ve kolay kolay da gelemeyecektir.”