Vali Aziz Yıldırım ve eşi Güllühan Yıldırım, Tekirdağ İl Müftülüğünce Yahya Kemal Beyatlı Kültür Merkezi'nde düzenlenen "Camiler ve Din Görevlileri Haftası" Programı'na katıldı.

Program Kuran-ı Kerim tilavetiyle başladı.

Ardından açılış konuşmasını İl Müftüsü İsmail İpek yaptı.

Ardından konuşan Vali Yıldırım; "Bilindiği gibi camiler, Allah'a ibadet etmek için toplanılan manevi şifa ve mutluluk yuvalarıdırlar. İbadet etmenin yanında, dini ve beşeri ilimlerin idrak edildiği, toplumsal barışın, huzur, adalet ve hakkaniyet duygularının geliştiği mekanlardır.

Dil, renk, ırk, makam, sosyal statü farkı gözetilmeden inanan insanların bir araya geldiği, manevi huzura kavuştukları yerlerdir. Bütün bu fonksiyonlarıyla beraber, camiler aynı zamanda yardımlaşma ve dayanışma duygularını kazandığımız ve kardeşlik bağlarımızı artıran mekanlardır. Bu yönleriyle birlik ve beraberliğimizin önemli sembolleridirler.

İslam tarihi boyunca şehirler, cami merkezli planlanmıştır. Dolayısıyla cami, şehrin merkezini belirler, şehir planının kurucu öğesidir ve şehir, caminin etrafında şekillenir. Çevresinde yaşanan şehir hayatı, caminin bir devamı olarak gelişir. İstanbul, o görkemli tarihine ruhunu veren Sultanahmet'ten, Süleymaniye'den, Edirne; Selimiye'den, Diyarbakır, ve Bursa Ulu Cami'lerinden ayrı görülemez.

Tekirdağ'da derin izler bırakmış üç Kemal'den biri olan Yahya Kemal Beyatlı, bir bayram sabahı, sabah namazını kılmak için geldiği Süleymaniye'de şehrin, tarihin, caminin ruhunu yüreğinde hissetmiş ve hislerini Süleymaniye'de Bayram Sabahı adlı şiirinde şöyle ifade etmiştir.

Ulu mabed! Seni ancak bu sabah anlıyorum;

Ben de bir varisin olmakla bugün mağrürum;

Ulu mabedde karıştım vatanın birliğine.

Çok şükür Allaha, gördüm, bu saatlerde yine

Yaşayanlarla beraber bulunan ervahı,

Doludur gönlüm ışıklarla bu bayram sabahı.

Bizler, caminin değerleriyle kurulan bir medeniyetin varisleriyiz. Sadece ibadetlerimiz değil, tarihimiz, edebiyatımız, örf ve adetlerimiz camiyle iç içedir. Nitekim İstiklal mücadelemizin en önemli birleştirici merkezlerinden biri camilerimiz olmuştur. Aynı şekilde 15 Temmuz hain darbe girişiminde, minarelerinden yükselen salalarıyla camilerimizin ne kadar önemli olduğu açıkça görülmüştür.

Bu güzide mekanları anlamlı kılan en önemli unsur ise peygamberlerin yürüdükleri yolu adım adım takip eden din görevlileridir.

Din görevlileri; mihrapta namazımızı kıldıran, minberde ve kürsüde öğütlerini dinlediğimiz, kendisinden Kur'an-ı Kerim öğrendiğimiz, manevi rehberlerimizdir. Dini değerlerin bilinmesi, erdemlerin yaşanması, güzelliklerin artması için çalışmayı hayatının gayesi edinen din görevlileri, toplumumuzun manevi inşasında çok önemli bir görev üstlenmektedir. Kuran-ı Kerim'de "İçinizden hayra çağıran, iyiliği emredip kötülüğü meneden bir topluluk bulunsun. İşte onlar kurtuluşa erenlerdir. " (Diyanet İşleri Başkanlığı Meali-Bakara Suresi 104. Ayet ) buyrulmuştur. Din görevlileri, Kuran-ı Kerim'de ifade edilen bu topluluğun temsilcileridir.

Bu önemli misyonu yerine getirirken gösterdiğiniz samimiyet ve gayretten dolayı teşekkür ediyor, bu gayret ve samimiyetinizin Mahşer Günü karşılık bulacağına inanıyorum.

Geçmişten günümüze, camilerimizin maddi ve manevi imarı için gayret gösteren din görevlilerinden vefat edenlere Yüce Allah'tan rahmet, hayatta olanlara sağlıklı, hayırlı ve huzurlu bir ömür diliyorum.

Bu vesileyle, başta ilimiz Tekirdağ olmak üzere tüm İslam coğrafyasında görev yapan din görevlilerimizin "Camiler ve Din Görevlileri Haftası"nı kutluyorum. İyiliklerin, hayırların artması, kardeşliğimizin pekişmesi için yaptıkları özverili çalışmalarda başarılar diliyorum. " dedi.

Ardından Camiler ve Din Görevlileri Haftası ile ilgili konferans veren Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşleyen konuşmasında şu ifadelere yer verdi "Kıymetli arkadaşlarım haftanızı tebrik ediyorum. Özellikle son iki yıldır sadece ülkemizin değil, bütün dünyayı kasıp kavuran salgın hastalık esnasında ülkemiz genelinde 43 bin arkadaşımızın katılmış olduğu Vefa Destek Ekipleriyle evine ekmek alamayanın evine ekmek götüren, ilacını alamayanın evine ilacını yetiştiren, hastaneye gidemeyine arabasıyla hastaneye götüren, halini soran, telefon rehberine kaydettiği cemaatini düzenli aralıklarla arayıp da ihtiyacı olup olmadığını tespit etmeye çalışan, çocuklarının olmadığı yerlerde evladı gibi yaşlıların yanında olan, camisinin bir bölümünü sosyal market haline getirip fakirin yetimin yoksulun yanında yer alan almaya çalışan bütün arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Rabbim emeklerinizin karşılığını irşad eylesin. " dedi.

Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı İşleyen'in konuşmasının ardından örnek çalışmaları ve gayretleriyle başarılı Din Görevlilerine Başarı Belgesi Vali Yıldırım eşi Güllühan Yıldırım ve protokol üyeleri tarafından verildi.

Sonrasında İl Müftülüğünce düzenlenen yarışmalarda dereceye giren din görevlilerine ödülleri Vali Yıldırım ve protokol üyeleri tarafından verildi.

Ardından cami yaptıran hayırsever vatandaşlarımıza Vali Yıldırım ve protokol üyeleri tarafından plaket taktim edildi.

Program hatıra fotoğrafı çekilmesinin ardından sona erdi.

Programa Vali Yıldırım ve eşi Güllühan Yıldırım'ın yanı sıra Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Dr. Burhan İşleyen, Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mümin Şahin, İl Emniyet Müdürü Mehmet Hakan Fındık, İl Jandarma Komutanı Kd. Alb. Osman Kılıç, İl Müftüsü İsmail İpek, Gençlik ve Spor İl Müdürü Ahmet Üzgün, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Ülkü Uslu, Süleymanpaşa Belediyesi Halkla İlişkiler Müdürü Salih Nurettin Çevik, din görevlileri ve vatandaşlar katıldı.