Geçtiğimiz hafta sonu sokağa çıkma kısıtlamasının kalkmasıyla birlikte milyonlarca insan kendini dışarı attı, hoş havaların tadını çıkardı. Oysa sosyal mesafenin hiçe sayıldığı, maske kullanımının ciddiye alınmadığı görüntüler üstüne Afiyet Bakanı Dr. Fahrettin Koca’nın da sık sık yaptığı uyarılara uzmanlar da dikkat çekti.

Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Bölümü ve Irk Sağlığı Öğretim Üyesi ve Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği’nden (KLİMİK) Prof. Dr. Önder Ergönül, “Toplum bağışıklığının bir ara daha yüksek olacağını düşünmüştük ama görülen o ama yapılan bazı minik çaplı antikor testleri sonuçlarına tarafından şu lahza bu oran yalnızca yüzde 5 civarında. O yüzden toplum bağışıklığına ulaşmaktan fazla çok uzağız. Hatta daha bile düşük çıkabilir bu oran. böylece tedbiri elden ayrılmak için de fazla erken” dedi.

VAKA SAYISINDA ARTIŞ OLURSA SIKI ÖNLEMLER BITMIŞ GÜNDEME GELİR

Prof. Dr. Ergönül, antikor testleri ile hastalığı geçirmiş şahısların belirlenmesinin ara sıra belirlenmiş kesimlerde yapılması gerektiğine işaret ederek “Sağlık Durumu Bakanlığı bu konuda bir hazırlık içerisinde zaten. Fazla yüksek sayıda hasta ile yapılması lüzumlu fakat genel bir veri edinebilelim. Bu dönem sıkça söylediğim bir şey var; deneme yanılma da hiçbir şey bilinmez durumlarda bir yöntemdir. Burada kaosu kastetmiyorum tabii. Sistematik bir test yanılma ile bakmak olabilir.

Henüz yeni yeni öğrendiğimiz bir hastalık var önümüzde. şimdi evet bir serbestlik var. Lakin önümüzdeki 5 gün sonrasının vaka sonuçları her şeyi belirleyecek diye düşünüyorum. Hastalığın kuluçka süresi ortalama 5-6 gün civarı. Bu zaman sonrası olgu sayılarına bir büyüme yansırsa, oturup her yerde bir değerlendirme yapmak gerekebilir. Fakat artmazsa gayet iyi gidiyoruz demektir.

Yine de vatandaşlarımız çok gizli olmasınlar. Zaten Sağlık Bakanı da bu konuda aralıksız uyarıyor haklı olarak. Bir zaman daha önlemleri gevşetmeden yaşamak zorundayız” diye konuştu.

“HER İSHAL BELİRTİSİ COVID SANILMAMALI”

Afiyet Bakanlığı önceki gün Covid tanı kriterlerinde de bir değişikliğe gitti. Vaktiyle alev, öksürük ve solunum sıkıntısı belirtilerinden biri varsa deneme uygulanırken, vakalardaki ateş ve öksürük şikayetinin azalması, kas ağrısı, baş ağrısı, koku veya lezzet alamama ve ishal gibi belirtilerin gözlenmeye başlanması üstüne bundan böyle bu belirtiler de test yapılması için ayırıcı özellik oldu.

Bundan böyle boğaz, baş, kas ağrıları, tat ve koku kaybı veya ishal şikayetlerinden yalnızca biri bile varsa corona virüsü testi yapılacak. Prof. Dr. Ergönül, ishalin kimsesiz Covid paniği yaratmaması gerektiğini, mevsimsel açıdan da ishal döneminin başladığını vurgulayarak “Covid vakalarının sadece beşte birinde ishal belirtisine rastlanıyor. Çocuklarda daha yüksek oranda ishal oluyor. Üst solunum yolu enfeksiyonlarının özelliğidir bu, çocukların sindirim sistemi daha alıngan olduğu için bağırsaklar bu cins enfeksiyonlardan daha kolay etkilenirler. O nedenle de çocuklarda daha artı ishal görülür.

Ama bunun Covid’e alt ishali veya bakteriyel veya Rotavirüs’e bağlı bir ishal mi olduğunu anlayışlı olmak şiddet yok. O nedenle vatandaşlarımızın üzüntü veya panik olmasına lüzum yok. Her ishal belirtisi Covid anlamına gelmiyor” diye konuştu.

“TESTLERLE BELİRLEMEK ÇOK KOLAY”

Salgının ilk başladığı döneme tarafından testlerin daha yaygın ve iyi olduğuna değinen Prof. Dr. Ergönül, sözlerini şöyle noktaladı:

“Şu anki testler birazcık daha iyi o zamanki duruma kadar. Artık böylece fazla merkez yapabiliyor. İlk başlarda Türkiye’de yalnızca Ankara’da yapılıyordu, diğer merkezler yapamıyordu, hatta izin bile sorun olabiliyordu. Ama şu anda öyle fazla merkez testleri yapabilir ülkü geldi. Keza antikor testleri var. Dolayısıyla Kovid’e yan ishali, mevsimsel ya da gıda zehirlenmesi vb nedenlerle görülen ishallerden dağıtmak çok baskı değil.” DHA