Katil Metin Avcı’nın Avukatı: ‘İtiraf Olmasaydı Hala Aranıyordu’

‘Özgecan ile kıyas edilemez’ Yazılı bir açıklama yapan avukat Erinan, şu ifadeleri kullandı;Pınar GÜLTEKİN dosyası Özgecan ASLAN dosyası ile kıyas edilmemelidir.

Katil Metin Avcı’nın Avukatı: ‘İtiraf Olmasaydı Hala Aranıyordu’

‘Özgecan ile kıyas edilemez’

Yazılı bir açıklama yapan avukat Erinan, şu ifadeleri kullandı;
Pınar GÜLTEKİN dosyası Özgecan ASLAN dosyası ile kıyas edilmemelidir. Yaşanan her olayı ayrı ayrı değerlendirmek zorundayız. Elbette ki biz eylemin neticesini tasvip etmiyoruz. Ancak şu algının değiştirilmesi gerektiği kanaatindeyiz; ölümün dili, dini ve ırkı olmaz. Ölümün kadını ve erkeği de olmaz. Ölüm tüm kimliklerden ari’dir. Bu nedenle kadın veya erkek şeklinde nitelendirmemeliyiz. Bu konuda yargının üzerinde ne kamu ne de basın yönünden bir etki olmaması gerekir ki adalet doğru tecelli edebilsin. Halkımızın doğru bilgilendirilmesi, olayı doğru şekilde bilinmesinde fayda görmekteyiz. Basında ve sosyal medyada olaylar çarptırılmış olup yalan yanlış bilgilerin servis edilmesi sonucu ne yazık ki halkımız tarafından linç kampanyası başlatılmıştır. Olayın esasını bilmeden sadece kulaktan dolma yanlış bilgilerle, yorum ve yanlı açıklamalar ile toplum önünde açıklama yapılmamalıdır.

‘Pınar Gültekin yanarak ölmedi’

Öncelikle Pınar GÜLTEKİN hayatta iken yanarak ölmemiştir. Bu husus 30.10.2020 tarihli İstanbul Adli Tıp Kurumu 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu raporu ile sabittir. Yine 17.06.2022 tarihli Adnan Menderes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Bilirkişi Kurulu Raporuna göre maktul Pınar GÜLTEKİN’in hayatta iken yangına maruz kalmadığı İLMEN tespit edilmiştir. Tüm bunlara ve dosyada bulunan başkaca delillere dayanılarak Mahkemece Pınar Gültekin’in yakılarak öldürülmediğine, olayda canavarca hisle ve eziyet çektirerek ölüm olayının GERÇEKLEŞMEDİĞİNE kanaat getirilmiştir. Ancak yanlış yönlendirme ile bu husus basın önünde maktulün kesin bir şekilde yanarak öldürüldüğü şeklinde yalan bilgi ile servis edilmiştir.

‘Hesap hareketleri ortada’

Müvekkil Cemal Metin AVCI’nın maktulün peşini bırakmadığı iddiası da gerçeği yansıtmamaktadır. Tam aksine maktul, Cemal Metin AVCI’nın peşini bırakmamış kendisini maddi ve manevi olarak şantaj ve tehditle sürekli sömürmüştür. Maktulün kardeşi S.G.’in kolluk huzurunda vermiş olduğu beyanında maktul Pınar Gültekin’in Cemal Metin AVCI’yı tehdit ettiğini açıkça beyan etmiştir. Hatta tehdit ve şantajla müvekkilden alınan paralar maktul tarafından maktulün kendi aile bireylerine dahi gönderilmiştir.

‘Metin Avcı tehdit edildi’

Cemal Metin AVCI, sürekli olarak maktul tarafından tehdide ve şantaja maruz kalmış ve son güne kadar maddi - manevi olarak ciddi bir şekilde sömürülmüştür. Artık sömürülecek ve maktulün menfaat temin edeceği bir şey kalmayınca müvekkilin bilinci kapatılmak suretiyle vücut bütünlüğüne, bedenine halel getirilerek (müvekkilin mahkeme huzurundaki beyanından da anlaşılacağı üzere) ne acıdır ki vekil eden iğfale maruz bırakılmıştır. Buna ilişkin fotoğraflar maktul tarafından sürekli olarak Cemal Metin AVCI’ya karşı tehdit ve şantaj unsuru olarak kullanılmıştır. Maktul elinde olan bu kayıtlar ile daha büyük menfaatler elde etmek için bazı kişilerden akıl almaya çalışmıştır. Henüz maktul kayıp iken bir işletmeci ile kolluk görevlisi arasında 20.07.2020 tarihinde geçen konuşmada “elinde Muğla’daki bir işletmeciye ait görüntülerin var olduğunu, bu görüntüleri yayınlarsam biter bu, para istesem demişti” şeklinde yazışmalar olduğu sabittir. Mahkeme dosyasında mübrez bulunan banka hesap hareketleri ile işbu görüntülere ilişkin yazışmalar, Maktulün kardeşi ve ev arkadaşının beyanları bir arada değerlendirdiğinde maktul, Cemal Metin AVCI’yı tuzağa çekerek kendisinden tehdit ve şantaj ile haksız olarak menfaat elde ettiği açıktır. Bu baskılar altında Cemal Metin AVCI, maktulün istediği paraları her defasında vermek zorunda kalmıştır. Bitmez tükenmez istekler karşısında maddi ve manevi olarak zora düşen Cemal Metin AVCI son olarak maktul ile konuşup elinde bulunan görüntüleri almak istemiş ancak maktulün devam eden haksız tahrikleri karşısında bir anda söz konusu eylem vuku bulmuştur.

‘Cumhurbaşkanı ve bakan mahkemeyi etkiledi’

Toplumun şunu bilmesini istiyoruz; kameralar önünde oluşturulmaya çalışılan algı ile duruşmalar esnasında ortaya çıkan gerçekler aynı değildir. Ayrıca Sayın Cumhurbaşkanımız ve Bakanımıza dosyaya müdahale etmesi hususunda çağrıda bulunmak BAĞIMSIZ VE ADİL YARGIYI etkileme, tahakküm altına alma ve sabote etme girişimidir. Türk Mahkemeleri ve Yargı Mensupları tüm otoritelerden bağımsız olduğunu bir kez daha hatırlatmak isteriz. Bu konuda tüm kamuoyunu tarafsız bir şekilde olayın esasını öğrenmeye ve devam eden yargı sürecini sabır ve sükunetle beklemeye davet ediyoruz.

İlgili haberler

Metin Avcı'nın Avukatından Skandal Savunma: 'Canavarca Hisle Hareket Etse Başka Türlü Öldürürdü...'
video-play-button.svg
Pınar Gültekin Davasından Çıkan Karar Habertürk Spikerini İsyan Ettirdi: 'Hepinize Yazıklar Olsun!'
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER