Eşinden zorlama gördüğünü söyleyen Ukraynalı erkek: 'Karım bana 10 sene tecavüz etti'

Dünya genelinde ev içi güç mağdurlarının birçok kadın.

Eşinden zorlama gördüğünü söyleyen Ukraynalı erkek: 'Karım bana 10 sene tecavüz etti'

Dünya genelinde ev içi güç mağdurlarının birçok kadın. BM istatistiklerine göre kadınların üçte biri hayatlarında minimum bir kere somut veya cinsel şiddete maruz kalıyor.

Erkeklere yönelik konut içi zor, kadınların uğradığı şiddete kıyasla daha az ve daha az gündeme geliyor.

Bazı toplumlarda erkeklerin partnerleri tarafından uğradıkları güç hakkında konuşmaları 'bir tabu' olarak görülüyor ve çok bahsedilmiyor.

Ukrayna'da yaşan genç bir erkek, yaşadıklarını kimliği gizli kalmak koşuluyla BBC Rusça ve BBC Ukraynaca'ya anlattı.

Genç adamın ifadeleri şu şekilde:

İLK ŞİDDET

"Arkadaşlarım hiç şüphelendi mi bilmiyorum. Dışarıdan her şey fazla hoş görünüyordu. Güler Yüzlü suratlar, arkadaşlar, bol para, mutluluk ve güven... Birlikte dünyayı gezdik.

Gezi ederken ondan korkmam için bir neden yoktu: Herkesin önünde bana zarar veremezdi, lakin baş başa kalmaktan kaçınıyordum.

Eşinden şiddet gördüğünü söyleyen Ukraynalı erkek: 'Karım bana 10 yıl tecavüz etti'

Eski karımın bana 10 yıl her tarafında tecavüz ettiğinin yeni farkına vardım. Ira benim birincil kadınımdı. Yirmili yaşlarımızın başlarında tanıştık, bana çıkma teklifi eden oydu.

Ailem, biriyle çıkmaya başladığımda bana derhal evden ayrılmam gerektiğini söylüyordu. Bir diğer deyişle, bir ilişkiye açtırmak ailemden ve başımı soktuğum evden caymak anlamına geliyordu. Bir günde her şeyi kaybediyordum.

Fazla ürkütücüydü. Bir ilişkiye, fakat farklı yaşamanın parasal yükünü karşılayabildiğim zaman başlayabilirdim.

ÖZGÜVEN KAYBI

Tüm bunların üzerine annem de benden utanıyordu, görünüşümden utanıyordu. Özgüvenim çok düşüktü. İlk cinsel ilişki deneyimimi Ira ile yaşadım. Ben istemiştim. Fakat çok da sıradan değildi, ağrılı ve saldırgandı. İlk cinsel ilişkimiz yaklaşık beş saat sürdü ve sonunda her yerim ağrıyordu.

Seksin şen olması gerekir ama bana hiçbir vakit müsamaha vermiyordu. Deneyimim yoktu ve böyle olması gerektiğini düşünmeye başlamıştım, dolayısıyla rıza gösteriyordum.

Fakat sonradan "Hayır" demeye başladım, itiraz ettim. Lakin bu onu durdurmadı. İlişki tecavüze dönmeye başlamıştı.

KAPANA KISILMIŞ

Uzun bir iş seyahatine çıkmam gerekti. Ira'yı kaybetmekten korkuyordum. Ben de benimle gelmesini istedim. Öncelikle evlenme teklifi de ettim. Teklifimi reddetti ama yine de benimle gelmeyi kabul etti. Her şey böyle başladı. Çok çalışıyordum, istirahat etmek istiyordum. Ama kesintisiz seks yerine getirmek istiyordu.

İlkinde kabul ettim, ikincisinde de... Bana "İstiyorum, ihtiyacım var, sen de gerçekleştirmek zorundasın, uzun zamandır bunu bekliyordum" diyordu. Ben de "Hayır istemiyorum, dinlenmek istiyorum, yorgunum" diyordum.

"TIRNAKLARIYLA KANAYANA DEK DERİMİ ÇİZİYORDU"

Bunun üstüne bana vurmaya başlıyordu, yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Tırnaklarıyla kanayana dek derimi çiziyordu, yumruk atıyordu. Yüzümde hiç yara izi bırakmıyordu ama göğsüme, sırtıma, ellerime vuruyordu.

Ona aleyhinde koymuyordum çünkü bir kadını dövmek, kadına aleyhinde agresif almak çok hatalı. Benim ailem beni böyle yetiştirdi. Küçük, cılız hissediyordum. Kaçamıyordum. Sürekli istediğini elde ediyordu.

bir kere otelde kendime bambaşka oda tutmak istedim. Ama dillerini konuşamıyordum, resepsiyonda beni anlayan olmadı. Kapana kısılmış gibi hissettim.

İşten sonradan otele dönmeye korkuyordum. Ben de etrafta dolanmaya, kapanana dek alışveriş merkezinde süre geçirmeye başladım. Kapanınca şehirde dolanıyordum. Sonbahardı, soğuk ve yağmurluydu. Yanımda kalın kıyafetler getirmemiştim.

Sonunda idrar yolu enfeksiyonu kaptım, ateşim çıktı. Lakin bunlar da Ira'yı durdurmadı. Ne isterse gerçekleştirmek zorunda kalıyordum.

Hafta sonları en kötüsüydü. Ukrayna'ya geri dönmek için gün sayıyordum. Bunun bundan böyle ilişkimizi sonlandıracağını düşünüyordum lakin yanılmışım.

Eşinden şiddet gördüğünü söyleyen Ukraynalı erkek: 'Karım bana 10 yıl tecavüz etti'

"AYRILMAK İSTEDİM SONUNDA YILDIM"

Dönünce ailemin yanına taşındım. Ira'yla irtibat kurmayacak onunla daha eksik yaşayacaktım. Ama kurtulma teşebbüslerim yıllar sürdü.

Ağız Dalaşı edince telefonumu kapatıyor, onu yeniden engelliyordum. Saklanıyordum lakin kapıyı kapattığımda da gelip kapının ardına oturuyordu.

Beni arıyor, her şeyin düzeleceğini söylüyordu. Ben de her defasında ona geri dönüyordum. Yalnız kalmaktan fazla korkuyordum.

Başlarda ondan ayrılmak için çoğu girişimde bulundum, sonra bu girişimlerin azaldı, yıldım. Evlenmemiz konusunda ısrar etti sonunda evlendik, bundan başka o zamanlar istemiyordum bile.

Ira çok kıskançtı, herkesten kıskanıyordu, arkadaşlarımdan, ailemden. Nereye gitsem onu aramam gerekiyordu. "Neden o konferanslara katılıyorum?", "Niçin arkadaşlarımla buluşuyorum?", daima onunla olmam gerekiyordu, daima bana erişebiliyor olması gerekiyordu.

Bensiz hiçbir yere gidemiyordu, daima onu ağırlamak zorunda olan bir oyuncak gibiydim.

"YEMEK, TEMİZLİK YAPIYORDUM"

Ira'nın işi yoktu. Evin ihtiyaçlarını ben karşılıyordum, yemek, temizlik yapıyordum. İki banyolu büyük bir daire kiraladık. Büyük banyoyu kullanmamı yasakladı, ben de 'misafir' banyosunu kullanıyordum.

Her sabahtan saat 9-10 gibi onun uyanmasını beklemem gerekiyordu yahut uykusunu bölmemden şikayet ediyordu.

Sonunda bambaşka odalarda yatmamız gerektiğine karar verdi, benim odamın kilidi yoktu. Hiçbir vakit yalnız kalamıyordum.

'Yanlış bir şey' yaptığımda bana bağırıyor, vuruyordu. Bu birkaç günde bir yaşanır olmuştu.

Ne olsa beni suçluyordu. Aralıksız nasıl bir erkeğe ihtiyaç duyduğunu anlatıyordu, istediği erkek tipinin ne yapması gerektiğini, nasıl yapması gerektiğini söylüyordu.

Artık gücüm kalmamıştı ve sırf sinirlenmesin diye ne isterse yapmaya başlamıştım. Bir gün aşağıda inip arabada ağladığımı hatırlıyorum. Yanımdan geçip fark etmişti.

Eve döndüğümde bana fazla üzüldüğünü, kendisini durduramadığını söyledi. Ertesi gün her şey her yerde başlıyordu. Ne yaparsam yapayım, kendimi ne dek fena hissedersem hissedeyim hiçbir şey değişmiyordu.

Ben de mükemmel değilim. Bütün bunlardan firar etmek için günde 10, 12, 14 saat çalışmaya hafta sonu ve tatillerde çalışmaya başladım. Basitti... Bazıları kendilerini içkiye verir, bazıları işe...

Niçin zor mağdurları partnerlerinden kaçamıyor?

haberler.com/haber/2020/05/16/esinden-siddet-gordugunu-soyleyen-ukraynali-e-5-13230699_o.jpg">

Ukrayna Milli Ivedi Destek Hattı La Strada'nın Başkanı Alyona Kryvuliak ve BM Nüfus Fonu danışmanı Olena Kochemyrovska'nın sıraladığı gerekçeler...

'Konuşmaya başladım ve kendimi durduramadım'

Böyle bir durumun içindeyken başınıza gelenleri anlayamıyorsunuz. Bundan çıkış yolu bulamıyorsunuz ve kimseyi duymuyorsunuz. Kaçma şansınız olduğunu bile bilmiyorsunuz, en ince ayrıntısına kadar büyük bir çaresizlik.

Duruma öyle alışmıştım ama, gerçekleştirmek istemediğim şeyleri yaptım. Ben büyükanneme, büyükbabama, aileme aitim. Bir ilişki için her şeyden caymak zorundasınız diye düşünürdüm

Hobilerimden ve kendimden de vazgeçtim. O zamanlar bunlar bana sıradan geliyordu. Sonradan her şey çok daha kötüye gitti.

Başlarda sevmiyordum lakin sonradan seks yüzünden panik atak geçirmeye başladım.

Paniklediğimde onu itiyordum ve kaçıp saklanıyordum, evden kaçıyordum ya da en azından odadan.

haberler.com/haber/2020/05/16/esinden-siddet-gordugunu-soyleyen-ukraynali-e-6-13230699_o.jpg">

Ira, benim yüzümden seks sorunları yaşadığımızı düşünüyordu. Birkaç yılda bir beni seksoloğa götürüyordu.

Ne zaman bu durumdan hoşlanmadığımı, seks yapmak istemediğimi söylesem sorunun bende olduğunu söylüyorlardı. Bundan Böyle taciz ve tecavüze karşısında sesimi çıkaramaz olmuştum.

Ira için de seksoloğa ziyaretler kendi düşüncelerinin kanıtı gibi oluyordu. Boşanmadan önce gördüğüm şiddetten bahsettim. Konuşmaya başladım ve kendimi durduramadım.

'Yardım ve çıkış yolu buldum'

Sonbahardı, bronşit olmuştum ve 39-40 dereceyle iki haftadır yatıyordum. O dönem kimse bana 'İyi misin' demedi. İşte o zaman hayatımın hiçbir değerinin olmadığını fark ettim. Burada ölsem kimse ayrım etmeyecekti bile.

O zaman büyük bir nefret edilen şey, iğrenme hissettim, kendime acıdım. Birilerine izah etmek istedim fakat kime ve nasıl anlatacağımı bilemedim.

Bir defasında annemler evde yokken evlerine gittim, yalnız kalmak istiyordum.

İnternette dolanıyordum ve bir reklamda meydana çıkan chat odasına girdim. Her şey anonimdi. Benzeri hiç yokmuşsun gibi.

Yaşadıklarımı birincil defa o zaman anlattım. Hala yaşadıklarımın 'istismar, baskı' olduğunu düşünmüyordum .

O andan itibaren "Hayır" demeye başladım. Bundan Böyle daha sık "Hayır" diyebiliyordum.

Önce ufak şeyleri reddetmeye başladım. Ama sessiz kalmak yerine "Hayır" diyebilmek benim için önemliydi.

Ne zaman gücümü tekrar derlemek istesem hasta yattığım o iki haftayı düşünüyorum.

Sonunda bir aile terapisti buldum, bana destek oldu. Terapiler boyunca Ira ile hitabe fırsatımız oldu. Ira'nın benim sözümü kesmesi yasaktı.

Uğradığım baskı ve istismar hakkında ilk kere o zaman konuştum. Fazla öfkelenmişti, bana bağırmaya ve söylediklerimin doğru olmadığını söylemeye başladı.

Lakin gerçi bundan kısa bir vakit daha sonra boşanma teklifinde bulundu. Bunu istediğini düşünmüyordum, beni susturma girişimlerinden biri olduğunu sanıyordum. Fakat başka bir şansım olmayacağını biliyordum ve kabul ettim.

Bir büroda sıra vardı biz de diğerine gittik. Kendimi düşünüyordum, fırsatım varken boşanmalıydım ve sonunda boşandık.

haberler.com/haber/2020/05/16/esinden-siddet-gordugunu-soyleyen-ukraynali-e-7-13230699_o.jpg">

Bir ay sonra boşanma belgelerini elime aldığım gün hayatımın en mutlu günüydü.

Boşandıktan bir gün sonradan ona bağırdım: "Bana tecavüz ediyordun!" dedim.

"Sana tecavüz mü ediyordum? Ee ne olmuş?" dedi.

Nasıl cevap vereceğimi bilemedim. Hala da bilmiyorum. Bir bakıma yaptıklarını itiraf etmişti fakat gülüyordu.

Ailemin yanında taşındım, işimden ayrıldım ve birkaç hafta evde kaldım. Dışarıda bir yerlerde beni izlemesinden korkuyordum.

Bir gün geldi, kapıyı çaldı sonradan kapıyı tekmeleyip bağırmaya başladı. Annem korktuğunu söylüyordu.

Yalnızca güldüm "Anne, varsayım bile edemezsin.." dedim.

Bilmek önemli: Bu sizi öldürüyor

Kanıt toplamadım ve kimseye söylemedim.

Aileme söyleyebilirdim ama çocukluğumdan beri giz saklayamadıklarını biliyordum.

Arkadaşlarıma da yaşadıklarımı nasıl anlatacağımı bilmiyordum. Takviye gruplarını araştırıyordum ama Ukrayna'da bu tip gruplar yalnızca kadınlar için var. Sonunda San Francisco'da benzer durumda olan erkekler için internet ortamında oluşturulan bir grup buldum.

Ukrayna'da gittiğim ilk psikoterapist benimle dalga geçti: "O işler o kadar olmaz, o bir kadın sen de bir erkeksin" dedi. Altı ayrı terapist denedim, sonunda birinden destek alıyorum. Birinin elimden tutması sekiz ayımı aldı.

Erkekler nasıl psikolojik takviye alıyor?

haberler.com/haber/2020/05/16/esinden-siddet-gordugunu-soyleyen-ukraynali-e-8-13230699_o.jpg">

Ukrayna'da 'Babalar Kulübü' adlı bir grup erkeklere psikolojik yardım sunuyordu ama aktivist Max Levin bu grupların uzun soluklu olmadıklarını söyledi.

Levin'e göre erkekler bu konularda bir psikoloğa gitmeye hazırlanmış yok. La Strada'dan Alyona Kryvuliak da erkeklerin takviye hattına, La Strada'nın iş dışı saatlerde çalışmaya başlayınca danıştıklarını söylüyor. Erkekler geleneksel iş saatleri içinde arayamıyor diyor.

Psikoterapist Yulia Klymenko, erkekler üzerindeki geleneksel baskılar nedeniyle ve yaşadıklarının 'olağandışı görülmesi' nedeniyle zor konusunda fazla konuşmadıklarını anlatıyor.

Dava açmayı düşündüm. Avukatlar uzaklaştırma kararı çıkabileceğini söyledi. Ama şimdilik böyle bir şeye ihtiyacım değil. Uzun zamandır yaptıklarının yanlış olduğunu anlamasını ve özür dilemesini bekledim.

Hala işe gidemiyorum ve hala her sabahtan yataktan kalkmakta zorlanıyorum. Yaşamak için bir sebebim değil gibi geliyor.

Bunca yıl ne yapıyormuşum onu bile bilmiyorum.

bir daha hiç ilişkim olmayacağını, çocuklarım olmayacağını biliyorum. Kendimden vazgeçtim.

Lakin neyse, uzun bir zaman gürültüsüz kaldım ve işin bu noktaya gelmesine niçin oldum! Ola Ki hemen benim durumumda başka bir erkek daha vardır ve benim hikayemi okuyordur.

Anlaması gereken bir şey var: Bu sona ermeyecek, hiçbir şey düzelmeyecek, sahiden koca bir karışıklık ve hiçbir vakit yok olmayacak, seni öldürecek. Eğer bunu anlıyorsan, en azından bir şansın var demektir.

BBC
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER